Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/5713 E. 2023/2849 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/5713
KARAR NO : 2023/2849
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/423 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Şanlıurfa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli, 2015/55 E., 2015/528 Karar sayılı kararı ile sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebepleri
Sanığın atılı suçu işlediğine dair delil bulunmasına rağmen sanık hakkında beraat kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay; sanığın olay tarihinde yeğeni olan mağduru ayaklarından zincirle bağlamak suretiyle hürriyetinden yoksun kıldığı iddiasına ilişkindir.
2. İhbar üzerine eve gidildiğinde mağdurun ayaklarından zincirle bağlı olduğuna ve kilitlerin evden temin edilen anahtarla açıldığına dair olay tutanağı dosyada mevcuttur.
3. Mağdurun sağ ve sol ayak bileklerinde hafif kızarıklık ve yüzeysel sıyrık, sağ el parmakta ekimoz oluşacak şekilde basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandığı doktor raporu ile tespit edilmiştir.
4. Tutanak mümzii tanıklar A.K. ve T.G mahkemede alınan ifadelerinde “İhbar üzerine dosyada adresi bulunan eve gittiklerinde evin en üst katında, bir kız çocuğu gördüklerini, ayağında zincirle kilit olduğunu, durumu amcasına sorduklarında kendisinin haberdar olmadığını söylediğini, kilidin anahtarının nerede olduğunu sorduklarında evde bulunan başka bir kız çocuğunun kilidin anahtarını getirip verdiğini” beyan etmişlerdir.
5. Mağdurun kız kardeşi olan tanık F.A. ise Annesinin arayarak “bizim huzurumuz yok, siz amcanızın evinde kalıyorsunuz, onunda huzuru olmasın” demesi üzerine amcasının huzurunu kaçırmak için böyle bir plan yaptıklarını, zinciri alarak ablasını bağladığını, sonra da polisi aradıklarını, polisler geldiğinde kilidin anahtarını kendisinin verdiğini” beyan etmiştir.
6. Mağdur kolluk ifadesinde “Amcası tarafından zorla tutulduğunu” söylerken mahkemede kız kardeşi olan tanık F.A. ile aynı doğrultuda beyanda bulunarak “Olayı kendilerinin planladığını” söylemiştir.
7. Sanık savunmasında ” Kimseyi zorla alıkoymadığını” ifade ederek suçlamayı kabul etmemiştir.

IV. GEREKÇE
Mağdur ve kız kardeşi ile anneleri hakkında iftira suçundan zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
A. Cumhuriyet Savcısısnın Temyiz Sebepleri Yönünden
Sanığın olay tarihinde yeğeni olan mağduru, ayaklarından zincirle bağlamak suretiyle hürriyetinden yoksun kıldığı iddia edilmiş ise de; sanık savunmaları, mağdur beyanları, tanıkların anlatımları ve dosyadaki diğer olgular itibari ile; mağdur ve kardeşinin anne ve babasının ayrı olmasından dolayı amcaları olan sanığın da huzurunu kaçırmak için yaptıkları plan doğrultusunda, sanığın evinin üst katında bulunan oda da mağduru temin ettikleri zincir ile ayaklarından bağladıktan sonra polise arayarak ihbarda bulundukları, kolluk birimleri olay yerine geldiklerinde de zincire bağlı kilidin anahtarını yine tanık F.A.’nın verdiği, bu bağlamda sanık tarafından hürriyeti tahdit suçunun işlendiğine dair her türlü şüpheden uzak somut bir delil bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemenin kabulünde herhangi bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
B.Diğer Yönlerden
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Şanlıurfa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.10.2015 tarihli, 2015/55 E., 2015/528 Karar sayılı kararına yönelik Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.05.2023 tarihinde karar verildi.