YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/5649
KARAR NO : 2023/2259
KARAR TARİHİ : 12.04.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Beraat
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Serik Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 11.12.2012 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 110 uncu maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Serik 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 17.03.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet savcısı’nın temyiz istemi; suçun sübut bulduğuna, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. İncelemeye konu olay; sanığın mağdureyi konuşmak bahanesiyle olay gecesi aracına alması, mağdurenin inmek istemesine rağmen araçtan indirmemesi, mağdureyi eliyle darp etmesi ve sabah mağdureyi işyeri önüne bırakması iddiasına ilişkindir.
2. 21.06.2015 tarihli Serik Devlet Hastanesi Raporu’na göre, mağdurenin yapılan muayenesinde; sağ kol triceps bölgesinde bir kaç adet noktasal yaklaşık 1,5 cm çaplı morluklar bulunduğu ve yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde olduğu belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Tüm dosya kapsamına göre; sanık ve mağdure arasında gönül ilişkisi bulunduğu ancak bir hafta önce ayrılmış oldukları, 14.06.2015 gecesi saat 00;00 sıralarında sanığın aracıyla, mağdurenin çalıştığı otel önüne gelerek beklemeye başladığı, otelden çıkan mağdureye konuşmak istediğini söylemesi üzerine, mağdurenin araca binerek olay yerinden ayrıldıkları, seyir halindeyken mağdurenin inmek istediğini söylemesine rağmen, sanığın aracı durdurmayarak yüzüne ve koluna vurmak suretiyle mağdureyi darp ettiği, mağdurenin annesi tanık N.K.’nin kızını telefonla aradığı, sanığın mağdurenin elinden telefonu alarak tanığa “kızınla konuşuyoruz, kızına birşey olmayacak” dediği, gece araçta mağdureyi alıkoyup sabah 10:00 sıralarında mağdureyi çalıştığı otel önüne bıraktığı anlaşılmakla; mağdurenin anlatımını doğrulayan yaralanmasına ilişkin Adli Muayene Rapor’u ve tanık N.K. beyanı ile sanığın suçtan kurtulmaya yönelik inkara dayalı savunması karşısında, sanığın eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyeti yerine, yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Serik 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 17.03.2016 tarihli kararına yönelik Cumhuriyet savcısı’nın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.04.2023 tarihinde karar verildi.