Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/19917 E. 2023/8484 K. 06.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/19917
KARAR NO : 2023/8484
KARAR TARİHİ : 06.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/660 E., 2016/46 K.
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kara ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma, trafik güvenliğini tehlikeye sokmak
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz istemlerinin süresinde olduğu, temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Mudanya Cumhuriyet Başsavcılığının 17.11.2014 tarihli iddianamesi ile sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kara ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma, ayrıca sanık … hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
2. Mudanya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.01.2016 tarihli kararı ile sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ayrı ayrı 2 yıl hapis, kara ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma suçundan ayrı ayrı 1 yıl 6 ay hapis, ayrıca sanık … hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1.Sanık …’in temyiz istemi, üzerine atılı suçları işlemediğine yöneliktir.
2.Sanık …’in temyiz istemi, üzerine atılı suçları işlemediğine yöneliktir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanıkların mağdurlara ait aracı mağdurların rızası hilafına bulunduğu yerden götürdüğüne ve sanık …’in alkollü araç kullandığı iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A.Sanıklar Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu ile Kara Ulaşım Araçlarını Kaçırma Veya Alıkoyma Suçundan Kurulan Hükümlere Yönelik Yapılan Temyiz Talebinin İncelemesinde
1.Olay tarihinde mağdurların gezmek amaçlı Mudanya ilçesinde bulundukları, mağdur …’ın araçta tek başına otururken yanına sanıkların geldiği ve kendisinden içki almasını istedikleri, mağdurun kabul etmediği, bu arada arabanın yanına diğer mağdurların da geldiği, sanık …’in bir anda aracın boş olan şoför koltuğuna sanık …’in ise yan koltuğa oturduğu, diğer mağdurların da arka kısma oturdukları, sanığın aracı Yıldıztepe denilen yere götürdüğü, dönüş yolunda polislerin dur ihtarına rağmen durmadığı, mağdurların sanık …’e başlarını belaya sokmamalarını söylemesine rağmen aracı durdurmadığı, aracı sürmeye devam ettiği olayda; polisin dur ihtarına rağmen sanığın durmayarak araç içerisinde yer alan mağdurları götürmesi eyleminde, sanıkların 5237 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesi ile ve 109 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçu işledikleri sabit ise de; hürriyeti yoksun kılma suçu açısından sanıkların eylemlerini birden fazla mağdura gerçekleştirdikleri göz önüne alındığında, sanıklar hakkında aynı Kanun’un 43 üncü maddesinde yer alan zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2.Mahkemenin suçların sübut bulduğuna yönelik kabulünde isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıkların suçları işlemediklerine yönelik temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıkların diğer temyiz sebebleri yerinde görülmemiştir
B. Sanık … Hakkında Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Suçundan Kurulan Hükümlere Yönelik Yapılan Temyiz Talebinin İncelemesinde
1.Anayasa Mahkemesi’nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddenin (d) bendinde yer alan “…kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin “…seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında, sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 250 nci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdi edilmesinde zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
A.Sanıklar Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu ile Kara Ulaşım Araçlarını Kaçırma Veya Alıkoyma Suçundan Kurulan Hükümlere Yönelik Olarak
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle Mudanya 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 14.01.2016 tarihli kararında sanıklar tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanıkların temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Sanık … Hakkında Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Suçundan Kurulan Hükümlere Yönelik Olarak
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Mudanya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.01.2016 tarihli kararına yönelik sanık …’in temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereğince Tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.11.2023 tarihinde karar verildi.