Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/17377 E. 2023/8250 K. 31.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/17377
KARAR NO : 2023/8250
KARAR TARİHİ : 31.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/427 E., 2016/88 K.
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama, Bozma

Sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Silifke Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 26.10.2011 tarihli 2011/2258 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar … ve … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Silifke Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 26.10.2011 tarihli 2011/2259 Esas sayılı iddianamesi ile suça sürüklenen çocuk … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
3. Birleştirilerek görülen davada Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.02.2012 tarihli kararıyla sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
4. Sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle yapılan ihbarlar sonucu açıklanması geri bırakılan hükümler açıklanarak Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.02.2016 tarihli kararı ile sanıklar … ve … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası ile mahkumiyetlerine, suça sürüklenen çocuk … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz isteği; yargılamaya konu suçu işlemediğine, usul, yasa ve hakkaniyete aykırı kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.
2. Sanık …’ in temyiz isteği; atılı suçu işlemediğine, mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına, re’sen araştırılacak sebeplerle kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.
3. Sanık …’ in temyiz isteği; verilen kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay; müştekinin, sanık …’in kızkardeşi olan … ile gönül ilişkisi bulunduğu, olay tarihinde müşteki ile suça sürüklenen çocuk …’nin telefonla görüşüp buluşmaya karar verdikleri, buluşma yerine sanıklar … ve …’in, yolda araca aldıkları suça sürüklenen çocuk … ile birlikte gittikleri, buluşma yerinde suça sürüklenen çocuk …’ nin araç içinde olduğu sırada sanıklar … ve …’in, müştekiye cebir uygulayarak zorla araca bindirdikleri ve kayalık bir yere götürüp darp ettikten sonra bıraktıkları, bu suretle cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işledikleri iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanıklar … ve … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede,
Müşteki Ali’nin evli olmasına rağmen, sanıklardan …’ in yaşı küçük kızkardeşi ile gönül ilişkisinin olduğu ve bu durumu sanık …’in öğrenmesi üzerine atılı suçun işlendiği, sanık …’in ise sanık …’in arkadaşı olduğu anlaşılmakla sanık … hakkında koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1. Müşteki Ali’nin aşamalardaki beyanları, adli raporu, olayın kolluğa intikal şekli, olay yeri görgü ve tespit tutanağı, kolluk görevlileri tarafından hazırlanan tutanaklar, sanıkların savunmaları ve dava dosyası kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediklerine dair ilk derece mahkemesinin kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığından, sanık …’in, atılı suçu işlemediğine, mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına, sanık …’in, verilen kararın bozulması gerektiğine yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfınin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

B.Suça sürüklenen çocuk … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede,
1. Dosya kapsamına göre sanıklardan …’in kızkardeşi olan yaşı küçük … ile müşteki arasında duygusal ilişki olduğu ve birlikte kaçmaya karar verdikleri, bu durumu öğrenen sanık …’ in, diğer sanık …’in sevk ve idaresindeki araçla kardeşi …’yi aramaya başladığı, minibüsle giden …’ yi bulunduğu araçtan indirip kendi araçlarına bindirerek müşteki ile buluşma yerine birlikte gittikleri, buluşma yerinde bekleyen müştekiyi sanık … ve …’in, zorla araca bindirerek kayalık bir alana götürüp darp etmek suretiyle hürriyetini kısıtladıkları olayda suça sürüklenen çocuk …’ nin ne şekilde olaya iştirak ettiği, müştekinin hürriyetinden yoksun bırakılmasındaki eyleminin nelerden ibaret olduğu, suça, sanıkları azmettirme ya da yardım şeklinde iştirak iradesi olup olmadığı, sanıklarla suçun işlenmesinden önce ya da sonra ne şekilde eylem birliği yaptığı açıklanmadan, sadece araçta bulunması dikkate alınarak yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
Kabul ve uygulamaya göre;
2. Suça sürüklenen çocuğun kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılması talebini içeren iddianamede 5237 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesinin uygulanması talep edildiği halde, 5271 sayılı Kanun’un 226. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğa ek savunma hakkı verilmeden 5237 sayılı Kanun’un 37 nci maddesi uyarınca iştirak hükümlerine göre cezalandırılması suretiyle suça sürüklenen çocuğun savunma hakkının kısıtlanması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A.Sanıklar … ve … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümler yönünden,
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.02.2016 tarih ve 2015/427 Esas, 2016/88 Karar sayılı kararında sanıklar tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanıkların temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B.Suça sürüklenen çocuk … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden,
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Silifke 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.02.2016 tarih ve 2015/427 Esas, 2016/88 Karar sayılı kararına yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2023 tarihinde karar verildi.