Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/17232 E. 2023/5503 K. 03.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/17232
KARAR NO : 2023/5503
KARAR TARİHİ : 03.07.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteklerinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 15.10.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan kamu davası açılmıştır.
2.Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.12.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin (e) bendi uyarınca beraatına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanın temyiz sebebi; sübuta ilişkindir.
Cumhuriyet savcısının temyiz sebebi; sübuta ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanığın yetkilisi olduğu şirket aracılığıyla katılanın aranarak “… Park Hastanesinde görevli olduğunu, bir yıl boyunca ücretsiz tedavi hizmeti vereceklerini, ayrıca check-up yapacaklarını, bunun için kredi kartı bilgilerinin gerektiğini” söyleyip katılanından kredi kartı bilgilerini istendiği, bu beyanlara inanan katılanın Ziraat Bankası tarafından tahsis edilmiş 5423 **** **** 2545 numaralı kredi kartının bilgilerini verdiği; sanığın, kendisine ait işletmede kullanılan pos cihazında katılan tarafından verilen kredi kartı bilgilerini kullanarak 26.10.2013 tarihinde saat:11.56 da mail order yöntemiyle 468,00 TL miktarlı çekim işlemi yapıldığı, bu işlem karşılığında katılana herhangi bir mal ya da hizmet sunulmadığı; sanığın çalıştırdığı kişi ya da kişiler vasıtası ile telefonla ulaştığı katılandan hileli hareketlerle aldırdığı kredi kartı bilgilerini kullanarak mail order yöntemiyle çekim işlemi yaparak yarar sağladığı iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A.Katılanın temyiz talebi yönünden;
Katılanın 12.01.2016 tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçtiği anlaşılmakla katılanın temyiz talebi ile ilgili olarak dosyanın incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir.
B.Cumhuriyet savcısının temyiz talebi yönünden;
Sanık inkara yönelik savunması ve katılanın beyanı karşısında; sanığın yetkili olduğu şirketin suç tarihi itibariyle Bursa ilinde bulunan özel hastaneler ile check up, muayene, ambulans hizmetleri gibi hususlarda anlaşmalarının bulunup bulunmadığının ve söz konusu hizmetlerin 468,00 TL bedelle yapılıp yapılmadığının ilgili özel hastanelerden sorulması, katılanın zararının sanık tarafından giderilip giderilmediğinin kredi kartının bağlı olduğu bankadan araştırılması,, sanıktan, katılana sunduğunu iddia ettiği hizmete ilişkin fatura, mesafeli hizmet satım sözleşmesi, poliçe ve benzeri evrak düzenlenip düzenlenmediğinin sorulması, varsa ilgili evraklarının temin edildikten sonra katılanın iradesinin hile ile fesada uğratılmak sureti ile sağlanıp sağlanmadığının değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A.Katılanın temyiz talebi yönünden;
Katılanın, kanunî süresi içinde öne sürdükten sonra 12.01.2016 tarihli dilekçe ile temyiz isteğinden vazgeçtiğini bildirdiği ve hükmün, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 305 inci maddesinin birinci fıkrası gereği re’sen temyize de tabi olmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 266 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteğinden vazgeçme nedeniyle katılanın temyiz talebi ile ilgili olarak, Tebliğnameye aykırı olarak, dosyanın oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,

B.Cumhuriyet savcısının temyiz talebi yönünden;
Gerekçe bölümünün (B) fıkrasında açıklanan nedenlerle Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.12.2015 tarihli kararına yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.07.2023 tarihinde karar verildi.