Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/15433 E. 2023/9336 K. 29.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/15433
KARAR NO : 2023/9336
KARAR TARİHİ : 29.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/525 E., 2016/125 K.
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Avanos Cumhuriyet Başsavcılığının 03.09.2015 tarihli iddianamesiyle sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından, sanıklar …, … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Avanos Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.03.2016 tarihli kararı ile sanıklar …, … ve … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 10 ay hapis cezası ile mahkumiyetlerine, sanık … hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan 10 ay hapis cezası ile mahkumiyetine ve sanıklar hakkında tayin edilen hapis cezalarının ayrı ayrı ertelenmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar …, …, … müdafiinin temyiz isteği; kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, mağdurun kendi rızası ile araca bindiğine, cebir ve silah kullanılmadığına, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına, verilen cezaların hukuka aykırı olduğuna, re’sen gözönünde bulundurulacak nedenlerle kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Davaya konu olay; sanıkların birlikte hareket ederek mağduru, zorla araca bindirip alıkoymak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işledikleri ve sanık …’nin üzerinde ruhsatsız tabanca taşıyarak 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
1. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebirle işlenmesi nedeniyle doğrudan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması gerekirken, hükümde önce aynı maddenin birinci fıkrasının, sonra ikinci fıkrasının kademeli olarak uygulanması hukuka aykırı bulunmuştur.
2. Sanığın üzerine atılı suçu birden fazla kişi ile birlikte ve silahla gerçekleştirdikleri kabul olunmasına karşın, 5237 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 61 inci maddeleri gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentlerindeki birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği nazara alınarak, temel hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Mağdur …’nın, sanık …’e ait tarihi eser niteliğindeki kitabı alıp iade etmemesi nedeniyle mağdur ile sanık … arasında kitap alışverişinden kaynaklı alacak ilişkisi bulunduğu sanık … ile arasında böyle bir ilişki olmadığı anlaşılmakla koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında haksız tahrik hükümleri uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.
4. Sanık müdafiinin 15.03.2016 tarihli duruşmada sanık hakkında lehe hükümlerin uygulanmasını talep etmesine karşın; bu talebin 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesini de kapsadığı gözetilmeden, bu hususta olumlu olumsuz bir karar verilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
B. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
1. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebirle işlenmesi nedeniyle doğrudan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması gerekirken, hükümde önce aynı maddenin birinci fıkrasının, sonra ikinci fıkrasının kademeli olarak uygulanması hukuka aykırı bulunmuştur.
2. Sanıkların üzerine atılı suçu birden fazla kişi ile birlikte ve silahla gerçekleştirdikleri kabul olunmasına karşın, 5237 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 61 inci maddeleri gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentlerindeki birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği nazara alınarak, temel hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Mağdur …’nın, sanık …’e ait tarihi eser niteliğindeki kitabı alıp iade etmemesi nedeniyle mağdur ile sanık … arasında kitap alışverişinden kaynaklı alacak ilişkisi bulunduğu sanık … ile arasında böyle bir ilişki olmadığı anlaşılmakla koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında haksız tahrik hükümleri uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.
4. Dosya kapsamına göre, adli sicil kaydı bulunmayan sanıklar hakkında olumlu kanı olduğundan cezanın ertelenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Sanıklara kabul edip etmediği sorulduktan sonra mahkemesince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması hukuka aykırı bulunmuştur.
C. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
1. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebirle işlenmesi nedeniyle doğrudan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması gerekirken, hükümde önce aynı maddenin birinci fıkrasının, sonra ikinci fıkrasının kademeli olarak uygulanması hukuka aykırı bulunmuştur.
2. Sanıkların üzerine atılı suçu birden fazla kişi ile birlikte ve silahla gerçekleştirdikleri kabul olunmasına karşın, 5237 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 61 inci maddeleri gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentlerindeki birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği nazara alınarak, temel hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Dosya kapsamına göre, adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında olumlu kanı olduğundan cezanın ertelenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Sanıklara kabul edip etmediği sorulduktan sonra mahkemesince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması hukuka aykırı bulunmuştur.
D. Sanık … hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Anayasa Mahkemesinin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na (5271 sayılı Kanun) 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan ”…kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış…” ibaresinin ”…seri muhakeme usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında; sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 250 nci maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle sanık hakkında kurulan hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle Avanos Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.03.2016 tarihli ve 2015/525 Esas, 2016/125 Karar sayılı kararında sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 inci maddesi ve 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
B. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Avanos Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.03.2016 tarihli ve 2015/525 Esas, 2016/125 Karar sayılı kararında sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi ve 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
C. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünde (C) bendinde açıklanan nedenlerle Avanos Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.03.2016 tarihli ve 2015/525 Esas, 2016/125 Karar sayılı kararında sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi ve 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
D. Sanık … hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hüküm yönünden;
Başkaca yönleri incelenmeyen Avanos Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.03.2016 tarihli ve 2015/525 Esas, 2016/125 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.11.2023 tarihinde karar verildi.