Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/15396 E. 2023/9345 K. 29.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/15396
KARAR NO : 2023/9345
KARAR TARİHİ : 29.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/1025 E., 2016/400 K.
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Red, onama, bozma

Sanık hakkında hakaret suçundan neticeten hükmolunan adlî para cezasına ilişkin mahkûmiyet kararının tür ve miktarı itibarıyla 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bismil Cumhuriyet Başsavcılığının 12.11.2015 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit ve hakaret suçlarından cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. Bismil Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.03.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 6.300,00 TL adli para cezası, tehdit suçundan 3.740,00 TL adli para cezası, hakaret suçundan 1.500,00 TL adli para cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, verilen cezanın haksız ve hukuka aykırı olduğuna, re’sen belirlenecek nedenlerle yerel mahkeme kararının bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Davaya konu olay; sanığın, kullanmış olduğu özel sulama tesisine ait elektriğin kesilmesine sinirlenerek Bismil Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. yetkilisi olan mağdurlar … ve …’a yönelik “seni öldürürüm” demek suretiyle zincirleme tehdit suçunu, akabinde mağdurlara ait aracın kontak anahtarını alıp mağdurları bir süre olay yerinde alıkoymak suretiyle zincirleme kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu ve aynı olay sebebiyle müşteki Resul’e hitaben “ananı, bacını, karını sinkaf ederim” demek suretiyle hakaret suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Hükmün tür ve miktarı itibarıyla 5320 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
B.Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
Sanık …’in üzerine atılı tehdit suçunu basit yargılamaya tabi olmayan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuyla birlikte işlediğinin anlaşılması karşısında Tebliğnamedeki tehdit suçundan bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanık hakkında hüküm kurulurken, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirlenen 1 yıl 3 ay hapis cezası üzerinden aynı Kanun’un 62 nci maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapıldığı sırada, hesap hatası sonucu cezanın “1 yıl 15 gün” yerine “10 ay 15 gün” olarak belirlenmesi ve bu ceza üzerinden para cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1. Dava dosyası içeriği, mağdurların beyanları, olayın kolluğa intikal şekli, tanık beyanları, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamındaki deliller birlikte değerlendirildiğinde sanığın, davaya konu eylemleri gerçekleştirdiğine ilişkin ilk derece mahkemesinin kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığından sanığın, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, verilen cezanın haksız ve hukuka aykırı olduğuna yönelik temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
A. Sanık Hakkında Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle Bismil Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.03.2016 tarihli ve 2015/1025 Esas, 2016/400 Karar sayılı kararırına yönelik sanığın temyiz isteğinin, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 317 nci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Sanık Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Tehdit Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Bismil Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.03.2016 tarihli ve 2015/1025 Esas, 2016/400 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.11.2023 tarihinde karar verildi.