Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/15390 E. 2023/9050 K. 23.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/15390
KARAR NO : 2023/9050
KARAR TARİHİ : 23.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/51 E., 2016/280 K.
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteklerinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Erdemli Cumhuriyet Başsavcılığının 04.02.2016 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Erdemli 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.05.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; hükmün olay ve oluşa, mevcut delillerle çelişmekte olduğuna, lehine olan hususların gözetilmesi gerektiğine ilişkindir.
Cumhuriyet Savcısının temyiz isteği; hükümde erteleme kararı verilmediği halde mahkum olunan hapis cezasının ertelendiği ibaresinin yazılarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 53 üncü madde birinci fıkrasının (c) bendinde öngörülen güvenlik tedbirine hükmolunmaması suretiyle aynı Kanunun 53 üncü madde üçüncü fıkrasına aykırı davranıldığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanığın, evli olduğu müştekiyle sözlü olarak tartıştıktan sonra müştekiyi eve kilitleyerek işe gitmesi, müştekinin sanığı telefonla arayarak kapıyı açmasını talep etmesine rağmen sanığın kapıyı açmaması suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
1. Dosya kapsamı, mağdur ve müşteki anlatımları, olayın kolluğa intikal şekli, kolluk görevlileri tarafından hazırlanan olay yeri tutanağı, tanık beyanı, sanık savunmaları ve tüm dosyadaki deliller birlikte değerlendirildiğinde, sanığın davaya konu eylemi gerçekleştirdiğine ilişkin ilk derece mahkemesinin kabulünde isabetsizlik görülmediği, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Ancak sanık hakkında kurulan hükmün 8. fıkrasında “Sanığın mahkum olduğu hapis cezasının ertelendiği anlaşılmakla” denilmiş ise de kurulan hükümde verilen uzun süreli hapis cezasının ertelenmediği anlaşılmakla sehven yazılan bu ibare hukuka aykırı görülmüş ise de bu hususun 1412 sayılı Kanun’un 322 nci maddesi uyarınca Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde 2 numaralı bentte açıklanan nedenle Erdemli 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.05.2016 tarihli kararına yönelik sanığın ve Cumhuriyet savcısının temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 8 inci bendinde yer alan ibarelerin hükümden çıkartılarak yerine gelmek üzere “8-5237 sayılı TCK.nun 53/1-3. madde ve fıkraları uyarınca c bendinde gösterilen kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkı, vesayet ve kayyımlığa ait haklardan koşullu salıverilmeye kadar yoksun bırakılmasına,” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.11.2023 tarihinde karar verildi.