Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/12550 E. 2023/3249 K. 15.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/12550
KARAR NO : 2023/3249
KARAR TARİHİ : 15.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz etme
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Erzin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 28.05.2013 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında hakkı olmayan yere tecavüz etme suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Erzin Ceza Mahkemesinin, 03.12.2015 tarihli kararı ile sanığın hakkı olmayan yere tecavüz etme suçundan 5 ay hapis cezası ile 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, atılı suçun unsurlarının oluşmadığına, suç işleme kastı olmadığına, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanık ile katılanın Erzin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/176 Esas, 2012/176 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı şekilde boşanmalarına karar verildiği, boşanma protokolünde suça konu konutta

katılanın ikamet etmeye devam edeceği, sanığın boşanma kararının verildiği tarihten itibaren en geç iki gün içinde anılan konuttan ayrılacağının kararlaştırılmasına rağmen katılanın ortak konuttan ayrılmadığı iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
Sanık hakkında kurulan hüküm,
1. Sanığa yüklenen suçun kesintisiz suçlardan olması nedeniyle, suç tarihinin hukuki kesintinin gerçekleştiği 28.05.2013 iddianame tarihi olacağının gözetilmemesi,
2. Suç tarihinde engel sabıkası bulunmayan sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 inci maddesinin altıncı fıkrasının (b) bendi uyarınca, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda oluşan kanaate göre hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekirken, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6545 sayılı Kanun’un 72 nci maddesi ile değişik ve suç tarihi itibariyle uygulanması mümkün olmayan 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasına dayanılarak “Sanık hakkında öncesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğundan ve şartları bulunmadığından 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrasının takdiren uygulanmasına yer olmadığına,” şeklinde yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3. Sanık hakkındaki hükmün 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 50 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca adli para cezasına çevrildiğine hükmolunmasına rağmen sanığın neticeten hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilerek hükümde çelişkiye neden olunması,
4. Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca uygulama yapılırken hüküm fıkrasında güvenlik tedbiri uygulanmasına yer olmadığına denilmek suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması,
5. Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının taksitlendirilip taksitlendirilmediği husunda açık bir hükme yer verilmemesi,
Hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Erzin Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.12.2015 tarihli kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.05.2015 tarihinde karar verildi.