Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2020/12286 E. 2023/2866 K. 08.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/12286
KARAR NO : 2023/2866
KARAR TARİHİ : 08.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte banka veya kredi kartı üretme
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının 09.06.2014 tarihli iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 245 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca iki kez cezalandırılması talebi ile dava açılmıştır.
2. Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2015 tarihli kararı ile sanık hakkında sahte banka veya kredi kartı üretmek suçundan 5237 sayılı Kanun’un 245 inci maddesinin ikinci fıkrası, 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca iki kez 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 2.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebebi; somut bir nedene dayanmamaktadır.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın, katılanın kimlik bilgilerini kullanarak Akbank A.Ş’ye başvurarak birden fazla kredi kartı üretilmesini ve Vakıfbank A.Ş’ye başvurarak bir adet kredi kartı üretilmesini sağlayarak teslim aldığı iddiasına ilişkindir.
2. Katılan adına 30.05.2013 tarihinde Akbank A.Ş’ye internet üzerinden kredi kartı başvurusunda bulunulduğu ve katılan adına 30.05.2013 tarihinde 5578 **** **** 7549 numaralı kredi kartı tahsis edildiği Akbank A.Ş Kart Operasyon Bölümünün 02.08.2013 tarihli cevabi yazısı ile belirlenmiştir.
3. Katılan adına 5578 **** **** 7549 numaralı kredi kartından başka 5578 **** **** 1386 numaralı kredi kartı için internet üzerinden ve 4355 **** **** 5987 numaralı kredi kartı için Beylikdüzü Boyner mağazasında doldurulan müşteri formu ile yapıldığı Akbank A.Ş. Kart Operasyon Bölümünün 20.08.2013 tarihli cevabi yazısı ile belirlenmiştir.
4. Katılan adına kayıtlı 5578 **** **** 7549 numaralı Axess kredi kartının 18.06.2013 tarihinde Akbank Adalet Şube Müdürlüğü’nde …’a teslim edildiği Akbank A.Ş. Adalet Şube Müdürlüğü’nün 02.01.2014 tarihli cevabi yazısı ile ekindeki kart teslim belgesi aslı ile belirlenmiştir.
5. Vakıfbank Denizli Saltak Şube Müdürlüğü’nde 30.07.2013 tarihinde … adına işlem yaptıran kişinin … olduğu (güvenlik kamera görüntülerini inceleyen gerçek …) tarafından belirlenmiş ve bu husus 22.08.2013 tarihli CD İnceleme ve Kimlik Tespit Tutanağı ile kayıt altına alınmıştır.
6. Vakıfbank Honaz Şube Müdürlüğü’nün 20.08.2013 tarihli cevabi yazısı ile … adına kredi kartı müracaatının 08.07.2013 tarihinde 84.44.21.66 IP numaralı bilgisayarla gerçekleştirildiği, … adına basılan 4938 **** **** 2729 no.lu kredi kartının 24.07.2013 tarihinde kurye aracılığıyla teslim edildiği belirlenmiştir.
7. Vakıfbank ve Akbank A.Ş kredi kartlarının kullanıldığı banka cevabi yazıları ile belirlenmiştir.
8. Aydın Söke Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği’nin 28.01.2014 tarihli Uzmanlık Raporunda, Vakıfbank A.Ş tarafından katılan adına düzenlenen 30.07.2013 tarihli müşteri ürün başvuru formu aslı, 24.07.2013 tarihli kredi kartı üyelik sözleşmesi aslı, 30.07.2013 tarihli bireysel ürün ve hizmet paketi sözleşmesi aslı üzerinde katılan adına atfen atılan imzaların katılanın eli ürünü olmadığı, söz konusu imzaların sanığın eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu belirtilmiştir.
9. Sanık savunmasında; katılanın kimlik bilgilerini içeren ve üzerinde kendi fotoğrafıyla düzenlenmiş fotokopi nüfus cüzdanı ile Vakıfbank ve Akbank A.Ş’ye kredi kartı müracaatında bulunduğunu beyan etmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık hakkında Akbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı üretmek suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
1. Sanığın ikrarı, bankanın cevabi yazıları ve tüm dava dosyasındaki deliller karşısında; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımın doğru biçimde belirlendiği
anlaşıldığından, sanığın aşağıdaki 2 nci bent dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiş olup hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Sanık hakkında kurulan hüküm, İddianamede ve yokluğunda verilen mütalaada talep edilmediği halde, ek savunma hakkı tanınmadan, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uygulanması suretiyle, 5271 sayılı Kanun’un 226 ncı maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi, nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.
B. Sanık hakkında Vakıfbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı üretme suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
1. Sanığın ikrarı, bankanın cevabi yazıları ve tüm dava dosyasındaki deliller karşısında; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının ve yaptırımın doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın aşağıdaki 2 nci ve 3 üncü bentler dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiş olup hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Sanığın Vakıfbank A.Ş’ye katılan kimlik bilgileri ile başvurarak bir adet kredi kartını sahte olarak üretmesi şeklindeki eyleminde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olmadığı gözetilmeden sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrasının uygulanması suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi, hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Sanık hakkında kurulan hüküm, İddianamede ve yokluğunda verilen mütalaada talep edilmediği halde, ek savunma hakkı tanınmadan, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uygulanması suretiyle, 5271 sayılı Kanun’un 226 ncı maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Sanık hakkında Akbank ve Vakıfbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı kullanmak suretiyle yarar sağlama suçundan 5237 sayılı Kanun’un 245 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.

Sanık hakkında İng Bank A.Ş’ye karşı sahte kredi kartı üretme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 245 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
A. Sanık hakkında Akbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı üretmek suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
Gerekçe bölümünde (A-2) kısmında açıklanan nedenle Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2015 tarihli sanık hakkında Akbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı üretme suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
B. Sanık hakkında Vakıfbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı üretme suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
Gerekçe bölümünde (B-2-3) kısmında açıklanan nedenlerle Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2015 tarihli sanık hakkında Vakıfbank A.Ş’ye karşı sahte banka veya kredi kartı üretme suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.05.2023 tarihinde karar verildi.