Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2019/24197 E. 2020/11077 K. 09.03.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/24197
KARAR NO : 2020/11077
KARAR TARİHİ : 09.03.2020

İftira ve hakaret suçlarından sanık … ‘nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 267/1, 125/2, 129, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 6.000,00 Türk lirası ve 500,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/04/2018 tarihli ve 2016/206 esas, 2018/278 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/06/2018 tarihli ve 2018/1030 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, mercii tarafından sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının var olup olmadığına ilişkin olarak ceza miktarı, adlî sicil kaydı ve somut zarar bulunmamasına ilişkin sınırlı bir inceleme yapılmış ise de, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/01/2013 tarihli ve 2012/10-534 esas, 2013/15 sayılı kararı ile itiraz merciinin sadece şeklî olarak değil, hem maddî olay, hem de hukukî yönden inceleme yapabileceği yönündeki kararı nazara alındığında, itiraz mercii İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesince işin esası hakkında da inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 10.10.2019 gün ve 12306 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.10.2019 gün ve KYB/2019/100907 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 20.06.2019 gün ve 2016/1413 esas, 2019/489 karar ve 22.01.2013 gün ve 2012/534 Esas, 2013/15 sayılı Kararında da belirtildiği üzere, hakkında hakaret ve iftira suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümlü müdafiinin bu karara karşı atılı suçların sabit olmadığını belirterek yaptığı itiraz üzerine, itiraz mercii, incelemesini sadece şekli olarak değil, 5271 sayılı CMK.nın 267-271. maddeleri uyarınca hem maddi olay hem de hukuki yönden değerlendirmesi gerektiği gözetilmeden, CMK’nın 231. maddesinde belirtilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için gerekli objektif ve subjektif şartların oluşup oluşmadığının tespiti ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ‘‘sanığın üzerine atılı suç itibariyle müştekinin zararın bulunmayışı, sanığın sabıkasız oluşu dikkate alınarak, kararın kapsam ve gerekçesine göre usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından’’ bahisle yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden İstanbul Anadolu 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.6.2018 gün, 2018/1030 değişik iş sayılı kararının CMK.nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 09.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.