YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/14859
KARAR NO : 2022/14199
KARAR TARİHİ : 12.10.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama, tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükmün tefhim edildiği tarihte Çanakkale Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan ve … aracılığıyla hazır edilen sanığa, cezaevi kanalıyla da temyiz dilekçesi verilebileceğinin yasa yolu bildiriminde açıklanmadığının anlaşılması karşısında; sanığa gerekçeli kararın 24.11.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve sanığın 29.09.2015 tarihinde öğrenme üzerine yapmış olduğu temyiz başvurusunun süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Mağdurenin soruşturma aşamasında alınan beyanında her ne kadar sanığın tartışma sırasında kendisine hakaret içerikli sözler söylediğini belirtmiş ise de, kovuşturma aşamasında 23.01.2015 tarihli alınan ayrıntılı talimat beyanında sanığın kendisine hakaret ettiğine ilişkin ifadesinin bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın savunmasının aksine mağdurenin soruşturma aşamasındaki beyanı dışında delil bulunmaması karşısında; mahkemenin kabul ve uygulamasında isabetsizlik görülmediğinden Tebliğnamede bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan katılan vekilinin suçun sübutuna, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik katılan vekilinin ve sanığın temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre katılan vekilinin, cezada teşdit uygulanmasına yönelik, sanığın suçun sübutuna, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3-Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin ve sanığın temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın olay akşamı 19:00 sıralarında, resmi nikahlı eşi olan mağdureyle evlerinden dışarı çıkıp araç içinde seyir halindeyken mağdurenin kendisini aldattığını söyleyerek tartışıp, mağdurenin yüzüne yumrukla vurup aracı sahile park ettikten sonra da araç içinde elindeki bıçakla mağdurenin bacağına batırıp yaralar açtığı, tekrar aracı hareket ettirip seyir halindeyken mağdurenin yüzüne tokat attığı, aracın yavaşladığı sırada mağdurenin fırsatını bulup kapıyı açarak kendisini dışarı attığı ancak sanığın mağdurenin saçından tutup aracın içine sokmaya çalıştığı esnada mağdurenin direnip yakındaki Adliye binası önünde bulunan güvenlik görevlilerinin yanına koştuğu, sanığın da arkasından gelerek mağdurenin yüzüne vurduğu ve olay yerine Emniyet biriminin geleceğini anlaması üzerine mağdureyi bırakıp aracıyla ayrıldığı olayda; sanığın mağdureyi bıçakla ve eliyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralayarak araç içinde hürriyetini kısıtlaması şeklinde gerçekleşen eyleminin, kül halinde 5237 sayılı TCK’nın 109/2, 109/3-a,e. maddelerinde yer alan cebir, tehdit uygulamak suretiyle silahla, eşe karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu, tehditin suçun unsuru olduğu ayrı bir suç olarak değerlendirilmeyeceği, 5237 sayılı Kanunun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren 5237 sayılı TCK’nın 109/2,3-a,e. maddesi gereğince hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde eylemin bölünerek kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyet, tehdit suçundan ise beraat hükümleri kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekili ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 12.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.