Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2019/11385 E. 2020/16146 K. 28.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/11385
KARAR NO : 2020/16146
KARAR TARİHİ : 28.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması, özel belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-) Katılan vekili tarafından özel belgede sahtecilik ve iftira suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
12.11.2013 tarihli duruşmada mağdur ve vekilinin sanıktan şikayetçi olmadıklarını belirttikleri, mahkeme tarafından katılma kararı verilmiş olmasının hükmü temyiz hakkı vermeyeceği cihetle; katılan vekilinin temyiz isteminin CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-) Sanık müdafiinin tarafından özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafinin kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelik temyiz itirazı yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA,
3-) Sanık müdafiinin tarafından iftira suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK.nın 268/1. maddesinde düzenlenen başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunun oluşabilmesi için işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılarak soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin kimlik bilgileri verilen mağdur hakkında yapılmasına neden olunmasının gerektiği; bir adli soruşturma ya da kovuşturma işlemi olmaksızın kimlik bilgilerinin gizlenmesi amacıyla başkalarına ait kimlik bilgilerinin kullanılması ve verilen kimlik bilgilerine göre resmi belge düzenlenmesi halinde TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunun oluştuğu, somut olayda sanığın mağdur olan kiralayanla iki adet kira sözleşmesi yaptığı ve bu esnada ağabeyi olan “…”ın adı ile kimlik bilgilerini kullandığının anlaşılması nedeniyle, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmaması sebebiyle beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.