Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2018/1245 E. 2018/14014 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1245
KARAR NO : 2018/14014
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

Hakkı olmayan yere tecavüz ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, … Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 22.06.2017 tarihli ve 2017/28726 soruşturma, 2017/61135 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin … Anadolu 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 06.09.2017 tarihli ve 2017/3506 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda müşteki vekilinin şikayet dilekçesi üzerine, tarafların arasındaki anlaşmazlığın mülkiyet hakkından doğan hukuki ihtilaf niteliğinde olduğundan bahisle hukuk mahkemelerinde ileri sürebilecekleri gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; şüpheli ve müştekinin iştirak halinde malik olduğu taşınmazla ilgili fiili veya hukuki bir taksim yapılıp yapılmadığı saptanmasından sonra şüphelinin hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03.01.2018 gün ve 2017…12109 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.01.2018 gün ve KYB/2018…4043 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hakkı olmayan yere tecavüz ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından şüpheli … hakkında yapılan şikayet üzerine … Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca; bahse konu taşınmaza ilişkin Üsküdar Tapu Müdürlüğünden temin edilen tapu fotokopisine göre taşınmazın mülkiyet durumunun çok hisseli tapu şeklinde olduğu, şüpheli …’ın bu taşınmazın müşterek maliklerinden biri olduğu, bu nedenle… ile birlikte taşınmazı kullanma hakkına sahip olup olmadığı hususundaki anlaşmazlığın çözüm yerinin hukuk mahkemeleri olduğu, şüphelinin bahse konu taşınmazın maliklerinden biri olduğu düşünüldüğünde somut olayda hakkı olmayan yere tecavüz suçunun yasal unsurlarının oluşmayacağı, bu suçun ancak 3. bir kişi tarafından malikin mülkiyet hakkına karşı işlenebilecek bir suç olmasından dolayı malikin kendi malına tecavüzünün söz konusu olamayacağı, ayrıca taşınmazın mevcut hukuki durumunun ihtilaflı olduğu ve … Anadolu 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/870 esas sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davasına konu edildiği, tarafların karşılıklı olarak taşınmaz üzerinde hak iddia ettikleri, bu haliyle taraflar arasındaki mevcut anlaşmazlığının mülkiyet hakkından doğan hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve hukuk mahkemelerince halli gerektiğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, şikayetçi vekilinin karara itirazı üzerine, … Anadolu 3. Sulh Ceza Hakimliği’nin 06.09.2017 tarih, 2017/3506 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği, kesin olan bu karara karşı kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Ceza Muhakemeleri Kanununda;
“Madde 160 – (1) Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
(2) Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
Madde 170 – (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.
Madde 172 – (1) Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hallerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
Madde 173 – (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki Sulh Ceza Hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 18.06.2014…6545 S.K./71. md) Sulh Ceza Hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik fıkra: 25.05.2005…5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza Hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz.” şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
İncelemeye konu olayda; şikayet konusu dairenin bulunduğu taşınmaza ilişkin tapu kayıtlarında geçen … Anadolu 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/870 esas sayılı dosyasının aslı veya onaylı suretinin inceleme konusu dosya içine alınması, bu dosyada adı geçen hak sahipleri ile varsa tanıkların dinlenmesi, taşınmazla ilgili fiili veya hukuki taksim bulunup bulunmadığının araştırılması, taksim bulunması halinde şikayetçinin hissesine taşan bir kullanım olup olmadığı saptanarak tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabul edilmesi yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, … Anadolu 3. Sulh Ceza Hakimliği’nin 06.09.2017 gün, 2017/3506 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı’na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 10.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.