Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2018/11327 E. 2019/872 K. 21.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/11327
KARAR NO : 2019/872
KARAR TARİHİ : 21.01.2019

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Nitilekli mala zarar verme, görevli memura hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
I- … vekilinin, suça sürüklenen çocuk hakkında görevli memura hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
Görevli memura hakaret suçundan doğrudan zarar görmeyen …’nın davaya katılma hakkı bulunmadığı cihetle; vekilinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II- Suça sürüklenen çocuk müdafinin, suça sürüklenen çocuk hakkında görevli memura hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuk müdafinin yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, ancak;
1- Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edilip uygulama yapılması karşısında, TCK.nun 50/3. maddesi delaletiyle suça sürüklenen çocuk hakkında verilen hapis cezasının TCK.nun 50/1. maddesinde düzenlenen diğer seçenek tedbirlere çevrilmesi gerektiği gözetilmeden TCK.nun 50/2. maddesine aykırı olarak adli para cezasına çevrilmesi tedbirine karar verilerek uygulama yapılması,
2- Suça sürüklenen çocuğa mahkemece 5271 sayılı Kanunun 150/2. maddesi uyarınca baroca görevlendirilen müdafiye ödenen avukatlık ücretinin suça sürüklenen çocuktan tahsiline karar verilmiş ise de; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesinde şüpheli veya sanığın “müdafii tutmak için mali olanaklardan yoksun bulunması ve adaletin selametinin de gerektirmesi halinde, mahkemece görevlendirilecek bir avukatın yardımından ücret ödemeksizin yararlanabilme hakkı”nın bulunduğunun açıklandığı, iç hukukumuzda ve tarafı bulunduğumuz sözleşmede mevcut bu ilkeler karşısında, AİHS’nin temel hakka ilişkin hüküm içeren 6. maddesinin, iç hukukumuzda aynı konuda kanun ve yönetmeliklerle getirilen ve yukarıda işaret edilen düzenlemelere nazaran öncelikle uygulanması gerektiği, suça sürüklenen çocuğun mali olanak durumu, müdafiin istem aranmaksızın görevlendirilmesi karşısında, zorunlu müdafii ücretinin suça sürüklenen çocuğa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
III- … vekili ve suça sürüklenen çocuk müdafinin suça sürüklenen çocuk hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelemesinde;
Duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmeyen …’nın gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü vekili aracılığıyla temyiz ettiği anlaşıldığından, kurumun 5271 sayılı CMK.nun 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
CGK.nun 2013/8-130 esas, 2014/71 karar ve 2013/8-222 esas, 2014/6 karar sayılı kararları ve dairemizin süregelen uygulamalarına göre, … davadan haberdar edilip delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla hüküm kurulması suretiyle CMK.nun 233/1 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
Yasaya aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafii ve … vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan kamu malına zarar verme suçu açısından sair yönleri incelenmeksizin, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.