Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2017/24867 E. 2018/12856 K. 15.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/24867
KARAR NO : 2018/12856
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

6136 sayılı Ateşli Silâhlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’a muhalefet suçundan sanık …’ün, anılan Kanun’un 13/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 500,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, emanetin 2010/136 sırasında kayıtlı silah ve mermilerin bulundurma ruhsatı bulunduğu ve sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinden bahisle 5237 sayılı Kanun’un 54. maddesinin uygulanması hususunda bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına dair Gölcük 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2011 tarihli ve 2010/250 esas, 2011/20 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5237 sayılı Kanun’un 54/1. maddesinde “İyi niyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlâk açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir” hükmünün yer aldığı ve söz konusu maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere, müsaderenin hukukî niteliğinin bir güvenlik tedbiri olduğu, bu nedenle de müsadereye hükmedilmesi için bir suçun işlenmesi zorunlu olmakla birlikte, bu suçtan dolayı bir kimsenin cezaya mahkûm edilmesinin gerekmediği gibi, somut olayda sanığın bulundurma ruhsatlı silahını taşıdığından bahisle hakkında 6136 sayılı Kanun’un 13/1. maddesi uyarınca cezalandırılması cihetine gidildiği, bu kapsamda suça konu silah ve mermilerin müsaderesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15.11.2017 gün ve 9015 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24.11.2017 gün ve KYB/2017-66012 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın meskende bulundurma ruhsatlı tabancasını taşıdığı iddiasıyla hakkında yapılan yargılama neticesinde, 01.02.2011 tarihinde 6136 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan kurulan hükmün CMK.nun 231/5 ve devamı maddeleri uyarınca açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın 18.03.2011 tarihinde kesinleşmesinin ardından adli emanette bulunan tabancanın 13.04.2017 tarihli ek karar ile idareye teslimine karar verildiği anlaşılmış olup,sanık hakkında kesin hükümle sonuçlanmış bir mahkumiyet kararının bulunmadığı, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın açıklanmasının gerektiği hallerde sanığın beraatine karar verilmesi olasılığının bulunduğu ve silahın idareye teslimine karar verildiği 13.04.2017 tarihi itibariyle 5 yıllık denetim süresinin dolduğu UYAP sisteminden yapılan araştırmada sanığın 5 yıllık denetim süresini suç işlemeden geçirdiğinin belirlendiğinin anlaşılması karşısında, silahın müsaderesine yönelik talep yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 15.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.