YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/24843
KARAR NO : 2018/7103
KARAR TARİHİ : 19.06.2018
Suça bildirmeme suçundan suça sürüklenen çocuk … hakkında 14.06.2012 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar kaldırılarak hükmün açıklanması sonucu verilen kararın Dairemizce bozulması üzerine TCK.nun 278/2-1. madde ve fıkrası uyarınca mahkumiyetine dair; KONYA 2. Çocuk Mahkemesinin 15.06.2017 gün ve 2017/133 esas, 2017/421 karar sayılı hükmünün süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelendi:
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuğun mala zarar verme ve hırsızlık suçlarını işlediği, diğer sanıkların, suçun işleniş şekline ve suça sürüklenen çocuğun suça katıldığına ilişkin beyanları, çalınan eşyanın suça sürüklenen çocuğun evinde ele geçmesi ve yaşı büyük sanıkların aynı suçtan yargılandığı dosyada tanık olarak dinlenen suça sürüklenen çocuğun atılı suça katıldığına ilişkin anlatımı ile sabit olduğunun anlaşılması karşısında; bu suçlardan cezalandırılmasına kararı verilmesi gerekirken suç vasfında da yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK.nun 278/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiinin cezanın ertelenmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321 ve 326/son maddeleri gereğince BOZULMASINA, 19.06.2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI DÜŞÜNCE
Suça sürüklenen çocuk …’ın yaşı büyük olan ve haklarında ayrı dava açılan sanıklar ile birlikte mala zarar verme ve hırsızlık suçlarını işlediği, diğer sanıkların savunmaları, olayın gelişimi, suçun işleniş şekli, çalınan eşyanın suça sürüklenen çocuğun evinde ele geçirilmesi ve suça sürüklenen çocuğun diğer dosyadaki anlatımı ile sübuta ermiştir.
Suça sürüklenen çocuğun eylemlerinin TCK.nun 37/1 maddesi yollaması ile aynı yasanın 142/1-b, 143, 151/1, 31/3 maddelerinde düzenlenen hırsızlık ve mala zarar verme suçlarını oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
22.11.2010 tarihli iddianamede; suça sürüklenen çocuk …’ın diğer sanıklarla fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek müştekinin aracının camını kırmak suretiyle hırsızlık eylemine katıldığı ve çalıntı eşyaları evinde sakladığı iddia edilerek hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.
İddianamede açıklanan eylemler mala zarar verme ve hırsızlık suçlarını oluşturmaktadır. Suçu bildirmeme fiiline ilişkin olarak iddianame kapsamında bir anlatım bulunmamaktadır.
Açılmamış bir dava nedeniyle ek savunma verilerek hüküm kurulması, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarının suçu bildirmeme suçuna dönüştürülmesine imkan veren bir yasa hükmü yoktur.
Yerel mahkeme tarafından açılmamış bir dava nedeniyle (suçu bildirmeme suçundan) karar verildiği gibi iddianame ile açılan (hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından) ise hüküm kurulmamıştır. Bu durumun suçun failine herhangi bir kazanılmış hak bahsetmediği düşüncesiyle dairemiz çoğunluğunun CMUK.nun 326/son maddesine yönelik bozma gerekçesine katılmıyorum. 19.06.2018