Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2017/24621 E. 2020/9986 K. 18.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/24621
KARAR NO : 2020/9986
KARAR TARİHİ : 18.02.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık

Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Cumhuriyet Savcısının sanık … hakkında suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK.nın 231/12. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar itiraza tabi olup temyiz yasa yoluna başvurulması olanaklı bulunmadığından, Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, mercide yanılma nedeniyle CMK.nın 264. maddesi gözetilerek isteminin itiraz olarak kabulüyle gereğinin mahallinde yerine getirilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,
2-Sanık müdafinin 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Suça konu tabancanın kullanımına göre, atışa salih olduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafinin suçun unsurlarının oluşmadığına yönelik temyiz itirazı yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA,
3-Cumhuriyet Savcısının ve sanık müdafinin, sanık … hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde ise,
a-Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, aralarında uyuşmazlık bulunan şirkete ait içinde görevlilerin bulunduğu konteynıra ait levhaya doğru ateş etmesi ve levhaya isabet etmesi şeklindeki eyleminin TCK.nın 106/2-a maddesinde düzenlenen silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK.nın 170/1-c maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
b-Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısı ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.