Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2016/1865 E. 2017/3236 K. 27.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/1865
KARAR NO : 2017/3236
KARAR TARİHİ : 27.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Hükümlülük

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Başkalarına ait kimlik bilgileri kullanılarak mağdur İş Bankası ve … ile katılan …’a yönelik sahte kredi kartı üretme suçundan TCK.nun 245/2. madde ve fıkrası uyarınca gereğinin mahallinde takdiri mümkün görülmüştür.

I- Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;

Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1- Sahte oluşturulmuş banka veya kredi kartı ile ATM cihazından para çekme ya da alışveriş yapma eylemlerinde mağdurun, kredi ya da banka kartı üreten banka veya finans kuruluşu olması nedeniyle, kartı çıkaran banka sayısınca, aynı bankaya ait birden fazla sahte kart kullanılması ya da aynı kartın değişik zamanlarda kullanılması halinde ise zincirleme şekilde işlenen TCK.nun 245/3. madde ve fıkrasında düzenlenen suçun oluşacağı gözetilmeden yazılı şekilde kullanılan sahte kart sayısınca hüküm kurulması,

2- TCK.nun 245/3. madde ve fıkrası uyarınca hapis cezası yanında adli para cezasına da hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,

II- Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasına teşebbüs suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;

5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 37/2. maddesinde yer alan “kredi kartı veya üye işyeri sözleşmesinde veya eki belgelerde sahtecilik yapanlar veya sözleşme imzalamak amacıyla sahte belge ibraz edenler” şeklindeki düzenlemenin sözleşmenin imzalanmasını da kapsayacak aşamaya kadar uygulanabileceği, kredi kartı sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra kartın üretilmesi halinde ise TCK.nun 245/2. maddesine temas eden suçu oluşturacağı cihetle; mağdur Citybank A.Ş.’nin 23.10.2008 tarihli yazısında, … adına 07.10.2008 tarihinde internet aracılığıyla kredi kartı başvurusu yapıldığını ancak verilen bilgilerde tutarsızlık nedeni ile başvurunun telefonda olumsuz sonuçlandırıldığını, bu nedenle herhangi bir evrak alınmadığının belirtilmesi karşısında, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,

Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.