Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2015/7909 E. 2015/23187 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7909
KARAR NO : 2015/23187
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

Tebliğname No : 8 – 2014/159412
MAHKEMESİ : Fethiye 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2014
NUMARASI : 2014/24 (E) ve 2014/41 (K)
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya muhalefet

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, bir sebebe dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün (ONANMASINA), 21.10.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI DÜŞÜNCE

6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün, sanık tarafından temyizi üzerine sayın çoğunluğun onamaya ilişkin kararı yerinde değildir. Şöyle ki;

Sanık hakkında 28.12.2006 tarihli ilk hükümde, 6136 sayılı Yasanın 13/3, 5237 sayılı TCK.’nun 62, 50, 54/1. maddeleri uyarınca 375,00 TL ve hapis cezasından çevrilme 6.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve zoralıma k
bu karar süresi içerisinde sadece sanık tarafından temyiz edilmiştir. Sanığın temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesi 13.05.2009 tarih ve 2009/6828 K sayılı kararında sanık hakkında “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesindeki koşulların varlığı halinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünde mahkemesince değerlendirme yapılması zorunluluğu,” gerekçesiyle sair hususlar incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.

Bozma kararına uyan yerel Mahkeme 17.12.2009 tarih ve 2009/639 K nolu kararıyla sanık hakkında 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesinden kurulan hükmün açıklanmasını geri bırakmıştır. Deneme süresinde yeni bir suç işleyen sanık hakkındaki bu dosyayı ele alan Mahkeme sanık M.. K..’ın 6136 sayılı Yasanın 13/3, 5237 sayılı TCK.nun 62, 53/1, 54/1-4. maddeleri uyarınca, 10 ay hapis ve 375,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve zoralıma karar vermiştir. Bu karar da sanık tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.

5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi “Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet Savcısı veya 291 inci maddede gösterilen kimseler tarafından temyiz edilmişse yeniden verilen hüküm, evvelki hükümle tayin edilmiş cezadan daha ağır olamaz.” hükmünü içermektedir.

5271 sayılı CMK.nun 231/7. madde ve fıkrasında, “Açıklanması geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkum olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.” hükmü koyulmuş, 11. fıkrasında ise “Deneme süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi … halinde, mahkeme hükmü açıklar.” hükmüne yer vermiştir. 5271 sayılı CMK.nun 231/7 ve 11 fıkralarındaki bu hükümler karşısında, cezası ertelenen sanık dışında aleyhe temyiz edilmemesi halinde 1412 sayılı CMUK.nun 326/son madde ve fıkrası yok mu sayılacaktır? Denetim süresi içerisinde suç işlemesi üzerine yeni kurulan hükümde, tüm hukuk kuralları devreye girmeli ve hukuka uygun bir karar verilmelidir. Bu kararda CMUK.nun 326/son madde ve fıkrası da dikkate alınmalıdır.

Somut olayda da; 28.12.2006 tarihli ilk hükümde hapis cezası adli para cezasına çevrilen sanığın, kendisinin kararı temyiz ettiği ve aleyhine temyiz bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yargıtay 8. Ceza Dairesinin bozmasından sonra yerel Mahkeme sanık hakkında 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesinden kurulan hükmün açıklanmasını geri bırakmıştır. Deneme süresinde yeni bir suç işleyen sanık hakkında açıklanan temyize
konu kararda ise, verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesi suretiyle ceza yargılamasının evrensel ve temel kurallarından olan ve 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesinde somutlaşan ceza yönünden kazanılmış hak kuralına aykırı olarak hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesi suretiyle CMUK.nun 326/son maddesine aykırı davranılması gerekçesiyle bozulması yerine, yerel mahkemenin usul ve yasaya uygun olmayan kararının onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum. 21.10.2015