YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7772
KARAR NO : 2015/16945
KARAR TARİHİ : 11.05.2015
Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçundan sanık …’nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 228/1 ve 62. maddeleri uyarınca 25 gün hapis ve 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, Asliye Ceza Mahkemesinin 16.12.2014 tarihli ve 2014/73 esas, 2014/285 sayılı kararına yönelik itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin, Ağır Ceza Mahkemesinin 19.01.2015 tarihli ve 2015/44 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, Ağır Ceza Mahkemesince sanığa verilen 25 gün hapis cezasının 5237 sayılı Kanun’un 50/3. maddesi gereğince seçenek yaptırımlardan birine çevrilmeksizin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinden bahisle anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/7. maddesinde “Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, açıklanması geri bırakılan hükümde yer alan hapis cezasının ertelenemeyeceği ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırıma çevrilemeyeceğinin belirtilmesi karşısında, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 24.03.2015 gün ve 20697 sayılı Kanun Yararına Bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.04.2015 gün ve KYB/2015-110196 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.04.2014 gün, 2013/752 esas, 2014/200 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, kanun koyucunun 5271 sayılı
CMK.nun 231. maddesine, 5560 sayılı Kanun ile hükmün açıklanmasının geri bıra- kılmasının düzenlediği 5-14. fıkralarını eklediği aşamada 5237 sayılı TCK.nun 50/3. maddesindeki yasal düzenlemeyi ve zorunlulukları bilmesine rağmen, CMK.nun 231. maddesinin 7. fıkrasındaki düzenlemeyi yapmasının, açıklanması geri bırakılan hüküm- lerde, 5237 sayılı TCK’nun 50/3. maddesindeki yaptırıma çevirme zorunluluğunun uygulanmamasını istediği yönündeki irade niteliğinde olması ve açıklanması geri bıra- kılan hükmün 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca açıklanması sı- rasında 5237 sayılı TCK.nun 50/3. maddesinde yer alan seçenek yaptırımlara çevirme zorunluluğunun mahkemece gözönüne alınması gerektiği gözetildiğinde, itiraz mer- ciince, açıklanması geri bırakılan hükümde TCK.nun 50/3. maddesi uyarınca 50/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinden bahisle itirazın kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Ceza Mahkemesinin 19.01.2015 gün, 2015/44 değişik iş sayılı kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince (BOZULMASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 11.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.