Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2015/5139 E. 2015/22921 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5139
KARAR NO : 2015/22921
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

Tebliğname No : 8 – 2014/135290
MAHKEMESİ : Alaca Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/09/2013
NUMARASI : 2011/135 (E) ve 2013/172 (K)
SUÇ : Genel güvenliği tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme, yaralamaya teşebbüs, tehdit, hakaret, görevi yaptırmamak için direnme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Gereği görüşülüp düşünüldü:

I- Katılanın, tehdit, görevi yaptırmamak için direnme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarına ilişkin hükümleri temyiz hakkı bulunmadığından, temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince oybirliğiyle (REDDİNE),
II- Sanık hakkında tehdit, görevi yapmamak için direnme ve trafik güven- liğini tehlikeye sokma suçların kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, bir sebebe dayanmayan temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin oybirliğiyle (ONANMASINA),
III- Sanık hakkında hakaret, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve yaralamaya teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;

Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, hakaret suçuna; katılan ve Cumhuriyet Savcısının, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve yaralamaya teşebbüs suçlarına yönelik sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:
1- Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlendiğinin kabul edilmesi karşı- sında, özel hüküm olan TCK’nın 129/3. maddesi yerine, genel tahrik kurumunu düzenle- yen aynı Kanunun 29. maddesi ile hüküm kurulması,
2- Sanığın tüfekle katılanın arkasından ateş etmek şeklindeki eyleminin kül halinde TCK.nun 106/2-a maddesinde düzenlenen silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısı, katılan ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 15.10.2015 gününde hakaret suçundan oybir- liğiyle, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, yaralamaya teşebbüs suçlarından ise oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Kasten yaralamaya teşebbüs ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarında, sanığın tüfekle ateş ettiğini gören tanığın bulunmaması, atılı suçları işlemediğine dair savunması, kullandığı araçta tüfeğin ele geçirilememesi, Samsun Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün 07.07.2011 tarihli ekspertiz raporunda sanığa ait kazağın sağ ve sol kol ağzı, göğsünden alınan ve sağ ve sol el içi ve üstünden alınan svaplarda atış artığına rastlanılmadığının belirtilmesi, tanık Fevzi Pempe’nin katılanın silahla ateş edildikten 5 dk sonra kahvehaneye geldiğinde kimin ateş ettiği sorulduğunda “benimle bir ilgisi yok bana da birşey olmadı, kimin attığını bilmiyorum” dediğine dair beyanı ve “katılanın telaşlı ve korkmuş bir hali yoktu” şeklindeki gözlemi ile yine tanığın bir süre sonra polisler kahvehaneye geldiklerinde katılana sorduklarında Mustafa’nın bu kez “ateş eden A.. A..dı, beni öldürmek istedi” şeklindeki anlatımı karşısında,

aynen yerel mahkemenin gerekçesinde belirtildiği gibi şüphe nedeniyle sanığın her iki suçtan delil yetersizliğinden beraatine karar verilmesi ve yerel mahkemenin beraat kararının onanması gerektiği düşüncesinde olduğumdan; suçun sübutunu kabul eden sayın çoğunluğun sanığın eyleminin silahla tehdit suçunu oluşturduğuna ilişkin görüşlerine katılmıyorum.15.10.2015