Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2015/4668 E. 2015/14875 K. 23.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4668
KARAR NO : 2015/14875
KARAR TARİHİ : 23.03.2015

Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204/1, 43/1, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair … Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 tarihli ve 2009/629 esas, 2010/22 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Mahkemece, sanıkların birlikte işledikleri kabul edilen resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verildiği, sanıklar … ve…’ın kararı temyiz ettiği, Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 23.09.2013 tarihli ve 2012/30165 esas 2013/23057 sayılı ilamı ile sanık …’ın temyiz itirazlarının süresinde yapılmadığından bahisle reddine, diğer sanık yönünden ise yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verildiği nazara alındığında;
Eylemi birlikte gerçekleştirdikleri kabul edilen ve hakkındaki hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşen sanık hakkında Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 23.09.2013 tarihli ve 2012/30165 esas, 2013/23057 sayılı ilamında da belirtildiği üzere;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği, sanığın, çalıntı araca başka bir aracın gerçek plakalarını takarak sahte motorlu araç trafik ve tescil belgesi düzenlemek şeklinde gerçekleşen eyleminde, belgelerin farklı tarihlerde yapıldığına dair kesin delil bulunmaması nedeniyle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43/1. maddesi uyarınca fiilin aynı anda işlendiğinin kabul edilmesi gerekliliği karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, eylemin kül halinde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204/1. maddesinde öngörülen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağının gözetilmemesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozul ması lüzumu Yüksek … Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 07.07.2014 gün ve 46787 sayılı Kanun Yararına Bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.07.2014 gün ve KYB/2014-265432 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Dairemizin 19.01.2015 gün, 2015/14 esas, 2015/1181 sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.02.2015 tarih 2014/265432 sayılı itiraznamesi ile dosyanın itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede;

Gereği görüşülüp düşünüldü:

… Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 gün, 2009/629 esas, 2010/22 karar nolu kararı ile hükümlü ….’ın 5237 sayılı TCK.nun 204/1, 43, 62/1 maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden ise bir değerlendirme yapılmadığı, hükmedilen cezanın iki yıldan fazla hapis cezası olması nedeniyle yasal olanak bulunmadığından TCK.nun 51/1. maddesi gereğince ertelenmediği belirtilmiş, hükümlünün adli sicil kaydı incelendiğinde, suç tarihi itibariyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve ertelemeye engel sabıkasının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Hükümlünün mahkumiyetine konu bu karara ilişkin olarak, …Bakanlığının Kanun Yararına Bozma istemine dayalı olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname üzerine, olayda TCK.nun 43. maddesinin uygulanma yeri bulunmadığı halde, hükümlü hakkında TCK.nun 204/1. maddesi uyarınca hükmedilen cezanın TCK.nun 43. maddesi uyarınca artırım yapılması nedeniyle, karar dairemizin 19.01.2015 gün, 2015/14 esas, 2015/1181 sayılı kararı ile kanun yararına bo- zulmuş ve bozma nedenine göre, hükmedilecek ceza miktarı itibariyle kişiselleştirme nedenlerinin uygulanması ihtimaline binaen gereğinin mahallinde yapılmak üzere, dosya nın … Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir.
Hükümlü hakkında TCK.nun 204/1. maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezasına hükmedilmiş olması nedeniyle, kanun yararına bozma üzerine hükmedilecek cezanın 2 yıl hapis cezasının altına düşecek olması gözetildiğinde, hükümlü hakkında CMK.nun 231/6 ve TCK.nun 51. maddesinin uygulanma ihtimali gündeme gelecektir. Daha önce, ceza miktarı nedeniyle, hükümlü hakkında TCK.nun 51. maddesinin uygulanmadığı da dikkate alındığında, meydana gelen bu yeni durum karşısında, CMK.nun 231/6 ve TCK.nun 51. maddelerinde belirtilen diğer şartlar yönünden mahkemece yeni bir de- ğerlendirme yapılması gerekmektedir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilebilmesi için gereken şartlardan bir tanesi, mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılmasıdır, Yine TCK.nun 51. maddesinin uygulanabilmesi için gereken şartlardan bir tanesi de sanığın, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği piş- manlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluş- masıdır. Bu koşulların, gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmesi, dosya üzerin- den inceleme yapan Yüksek Mahkemeye ait olmayıp, faili yargılama aşamasında göz- lemleyen mahkemeye aittir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulan mayacağıyla ilgili herhangi bir karar verilmemiş olması durumu, yerel mahkemece verilen mahkûmiyet hükmünün, davanın esasını çözmeyen yönüne ilişkin olup 5271 sayılı CYY’nın 309/4-b maddesi kapsamında kaldığını belirten, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.09.2009 gün, 2009/130 esas, 2009/213 sayılı kararı da göz önüne alın- dığında, kanun yararına bozma nedenine göre hükmedilecek ceza miktarı itibariyle kişi- selleştirme nedenlerinin uygulanması ihtimaline binaen gereğinin mahallinde yapılmak üzere dosyanın iadesinde bir isabetsizlik görülmediğinden,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 16.02.2015 tarih, 2014/265432 sayılı itiraz istemi bu hususta yerinde görülmemiş olduğundan itirazın REDDİ ile 5271 sayılı CMK.nun 308/2. fıkrası uyarınca Dairemizin 19.01.2015 gün, 2015/14 esas, 2015/1181 sayılı kararı ile ilgili itirazın incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna (GÖNDERİLMESİNE), 23.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.