Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2015/14176 E. 2015/23778 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14176
KARAR NO : 2015/23778
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

İhbarname No : KYB – 2015/309004
Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçundan sanık E.. E..’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 228/1, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 500,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.05.2015 tarihli ve 2014/611 esas, 2015/346 sayılı kararına karşı yapılan itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.06.2015 tarihli ve 2015/878 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlara karşı yapılan itiraz üzerine, mercii tarafından, bahse konu eylemde hapis ve adli para cezası ile sanığın cezalandırılması gerekirken adli para cezasına hükmedilmediği anlaşılmış ise de, bu hususun itiraz yolu ile düzeltilmesinin mümkün olmayıp yazılı emir yolu ile gereğinin takdir ve ifası gerektiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi karşısında, merciin sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının var olup olmadığına ilişkin olarak sınırlı bir inceleme yapabileceğine dair Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Ceza Dairelerinin istikrarlı kararlarına rağmen, bu hususun özellikle akademik çevrelerce sıkça eleştirilmesi karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca görüş değiştirilerek, 22.01.2013 tarihli ve 2012/10-534 esas, 2013/15 sayılı karar ile itiraz merciinin sadece şekli olarak değil, hem maddi olay, hem de hukuki yönden inceleme yapabileceği yönündeki kararı nazara alındığında, itiraz mercii İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesince işin esası hakkında da inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03.09.2015 gün ve 58335 sayılı Kanun Yararına Bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.09.2015 gün ve KYB/2015-309004 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

Sanık hakkında, İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin

21.05.2015 gün, 2014/611 esas, 2015/346 karar sayılı kararı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı, eksik cezaya hükmedildiğinden bahisle Cumhuriyet Savcısı tarafından süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine, itirazı inceleyen İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi 04.06.2015 tarihli kararında; itiraz sebebi doğru olmakla birlikte, bu hususun itiraz yoluyla düzeltilmesine yasal olanak olmadığını, yazılı emir yoluyla gereğinin yapılması gerektiğini belirterek “itiraz hak- kında karar verilmesine yer olmadığına” karar verdiği anlaşılmış olup, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 gün ve 2012/534 esas, 2013/15 sayılı kararında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, merciin incelemesini sadece şekli olarak değil, 5271 sayılı CMK.nun 267-271. maddeleri uyarınca hem maddi olay hem de hukuki yönden incelenmesi gerektiği göz önüne alınarak Cumhuriyet Savcısının itirazı hakkında bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,

Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.06.2015 gün, 2015/878 değişik iş sayılı kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince (BOZULMASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.