Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2015/12269 E. 2015/22470 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12269
KARAR NO : 2015/22470
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

İhbarname No : KYB – 2015/245700
Bilişim sistemine hukuka aykırı müdahale suretiyle haksız çıkar sağlama suçundan sanık F.. G..’ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 244/4 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 2.000,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, sanığın anılan Kanun’un 53/1. maddesinin a, b, d ve e bentlerindeki haklardan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, c bendinde gösterilen haklardan ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına dair (YALOVA) 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.10.2011 tarihli ve 2009/1433 esas, 2011/931 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Dosya kapsamına göre, sanıkların, katılanın Yapı Kredi Bankası nezdindeki hesabından internet aracılığıyla 934,17 TL, 1.813,56 TL, 713,56 TL, 918,47 TL ve 967,34 TL tutarındaki paraları Yapı Kredi Bankası ve Garanti Bankası şubesindeki hesaplarına havale ederek aynı gün bankamatikten çektikleri şeklinde gerçekleşen olayda, katılanın banka hesabında bulunan parasına ulaşmak için bilişim sistemlerini araç olarak kullanan sanıkların eylemlerinin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17.11.2009 tarihli ve 11-193/268 sayılı kararında belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCY’nın 142/2-e maddesinde düzenlenen bilişim sisteminin kullanılması suretiyle hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında,
2- 5237 sayılı TCK.nun 244/4. maddesi gereğince hüküm kurulurken cezaların alt sınırdan tayin olunacağı belirtilmesine rağmen hapis cezası asgari hadden tayin olunduğu halde, gerekçesi gösterilmeden hapis cezası yanında hükmolunan adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye neden olunmasında,
3- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası

a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görül- mediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 29.06.2015 gün ve 43127 sayılı Kanun Yararına Bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.07.2015 gün ve KYB/2015-245700 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Katılanın yetkilisi olduğu şirketin banka hesabına internet üzerinden girilip başka bir hesaba para aktarılması eyleminin Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 17.11.2009 gün ve 193/268 sayılı kararında açıklandığı üzere 5237 sayılı TCK.nun 142/2-e maddesinde öngörülen “bilişim suretiyle hırsızlık” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde TCK.nun 244/4. madde ve fıkrası uyarınca uygulama yapılması suretiyle eksik ceza tayini;

2- Hükümlü hakkında,TCK.nun 244/4. madde ve fıkrası uyarınca temel hürriyeti bağlayıcı ceza alt sınırdan tayin edilmesine karşın, hürriyeti bağlayıcı ceza yanında tayin olunan adli para cezalarının farklı gerekçe göstermeksizin alt sınırın üstünde tayini suretiyle çelişkiye neden olunması,

3- 5237 sayılı TCK.nun 53/3. madde ve fıkrası uyarınca, sanığın yalnızca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar kısıtlama uygulanabilecek iken, kendi altsoyu dışındakiler üzerindeki yetkilerini de kapsayacak şekilde uygulama yapılması,

Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Yalova 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.10.2011 gün, 2009/1433 esas, 2011/931 karar sayılı, hükümlü F.. G.. hakkındaki hükmün CMK.nun 309. maddesi uyarınca (KANUN YARARINA BOZULMASINA), 1 numaralı bozma nedenin aleyhe tesir etmemesine; diğer bozma nedenleri ile ilgili olarak, TCK.nun 244/4. madde ve fıkrası uyarınca temel hürriyeti bağlayıcı ceza yanında hükmedilen adli para cezasına esas alınan 100 günün 5 güne, TCK.nun 52/2. maddesi uyarınca, belirlenen gün sayısının adli para cezasına çevrilmesi sonucu hükmedilen 2000 TL nin 100 TL’ ye indirilmesine, infazın 2 yıl hapis ve 100 TL adli para cezası üzerinden yapılmasına, hükümden 5237

sayılı TCK.nun 53/1. maddesinin uygulamasına ilişkin kısım çıkartılarak yerine ”Sanığın, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-3. madde ve fıkraları uyarınca, (c) bendinde sayılan kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkı, vesayet ve kayyımlığa ait haklardan koşullu salıverilmeye kadar, madde ve bendlerde sayılan diğer haklardan ise hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” yazılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.