YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12263
KARAR NO : 2015/22478
KARAR TARİHİ : 12.10.2015
İhbarname No : KYB – 2015/253203
Basit yaralama, korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda ateş etme ve ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma suçlarından sanık C.. Ş..’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 170/1-c ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’un 13/1. maddeleri uyarınca 9 ay hapis, 1 yıl 4 ay hapis, 1 yıl 6 ay hapis ve 450.00 yeni Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı; Kanun’un 53/l-a,b,c,d,e maddesinde belirtilen haklardan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına dair DİKİLİ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 10.04.2007 tarihli 2006/374 esas, 2007/105 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Sanığın, müştekilerin bulunduğu yere doğru ateş ederek müşteki E. Ö.’ü yaralaması şeklinde gelişen eyleminin, kasten yaralama ve korku, kaygı ve panik yaratacak tarzda ateş etme suçlarını oluşturduğu, ancak 5237 sayılı Kanun’un 44. maddesindeki fikri içtima kuralı uyarınca en ağır cezayı gerektiren aynı Kanun’un 170/1-c madde ve fıkrası uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, aynı yasanın 86/2 ve 86/3-e madde ve fıkraları uyarınca da mahkumiyetine karar verilmesinde,
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamam- lanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın
bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 06.07.2015 gün ve 45340 sayılı Kanun Yararına Bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.07.2015 gün ve KYB/2015-253203 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümlü Hakan Takkalı hakkında, Dairemizin 2009/18660 esas, 2012/1286 karar sayılı 18.01.2012 tarihli bozma kararında da belirtildiği üzere, hakkındaki hüküm kesinleşen C.. Ş.. ile ilgili olarak, TCK.nun 170/1-c maddesinde yazılı suçun oluşabilmesi için, belli bir hedef gözetilmeden ateş edilmesi ve bu atış sonucunda kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından somut bir tehlikenin meydana gelmesi gerekmekte olup, incelemeye konu olayda, hükümlü C.. Ş..’in, hedef gözeterek, silahla ateş edip, E.r Ö.’ü yaralaması eyleminde, yaralama suçunun gerçekleştiği, ayrıca TCK.nun 170/1-c maddesinde tanımlanan suçun unsurlarının gerçekleşmediği bu nedenle TCK.nun 44. maddesinin uygulanma şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından,
Adalet Bakanlığının Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği açıklanan nedenlerle yerinde görülmediğinden Kanun Yararına Bozma isteminin (REDDİNE), bu aşamada TCK.nun 53. maddesi ile ilgili talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, genel güvenliğin kasten tehlikeye düşürülmesi suçundan kurulan hükümle ilgili olarak gereğinin takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsav- cılığına tevdiine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.