Yargıtay Kararı 8. Ceza Dairesi 2015/12260 E. 2015/22062 K. 05.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12260
KARAR NO : 2015/22062
KARAR TARİHİ : 05.10.2015

İhbarname No : KYB – 2015/243635

Hakkı olmayan yere tecavüz suçundan şüpheli R.. K.. hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Kdz. Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 09.12.2014 tarihli ve 2014/4958 soruşturma, 2014/2836 sayılı kovuşturmaya yer olma- dığına dair karara yönelik müşteki tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii (ZONGULDAK) Sulh Ceza Hakimliğinin 07.01.2015 tarihli ve 2015/10 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyasıyla ilgili olarak;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müştekinin, annesinden miras olarak kalan taşınmazların annesinin sağlığında uzun yıllar şüpheli tarafından icar karşılığı kullanıldığını, annesinin vefatı üzerine şüphelinin 2014 yılı icar bedelini ödemediğini, yeni kira sözleşmesi yapma teklifini de geri çevirdiğini ileri sürerek hakkı olmayan yere tecavüz suçundan şikayetçi olduğu, başlatılan soruşturma kapsamında sadece şüphelinin ifadesi alınmak suretiyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, müştekinin murisi ile şüpheli arasında bir icar sözleşmesi bulunup bulunmadığına yönelik araştırma yapılması, var ise son bulup bulmadığı, sözleşmenin feshedilip edilmediğinin tespiti için müşteki ile birlikte diğer mirasçıların beyanlarına başvurulması, şüphelinin ifadesinde bildirdiği kadastro mahkemesinde görülmekte olan dava dosyası celpedilerek konu ile bir ilgisinin bulunup bulunmadığının tespitine çalışılması, toplanacak delillere göre şüphelinin hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden

bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 29.06.2015 gün ve 42995 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.07.2015 gün ve KYB/2015-243635 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Şikayetçinin 12.11.2014 tarihli dilekçesinde, şüphelinin icar sözleş- mesine dayanarak 20-25 yıldır taşınmazı ekip biçtiğini, annesi murisin ölümü üzerine kendilerinin kullanmalarını engellediğini, 2014 yılı kira bedeli 1000 TL’yi de ödemediğini iddia etmesi karşısında, murusin ölümü ile kira sözleşmesinin kendiliğinden ortadan kalkmayacağı, sözleşmenin feshine ilişkin bir bilgi ve belge de sunulmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın hukuki nitelikte bulunduğu gözetildiğinde, KDZ. Ereğli Cum- huriyet Başsavcılığının 09.12.2014 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı ile bu karara karşı yapılan itiraz üzerine itirazın reddine ilişkin Zonguldak Sulh Ceza Hakimliğinin 07.01.2015 gün ve 2015/10 değişik iş sayılı kararındaki gerekçelere göre, itirazın reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı- lığınca kanun yararına bozma isteminin (REDDİNE), dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 05.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.