Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2023/4009 E. 2023/4615 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4009
KARAR NO : 2023/4615
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/532 E., 2023/90 K.
KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasında görülen meranın eski hale getirme bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın husumetten reddine, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı asıl davada davacı vekili, birleştirilen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Asıl davada davacı Hazine vekili, dava konusu 1486 parsel … taşınmazın mera olarak sınırlandırıldığını, özel siciline işlendiğini, Kayseri İl Tarım Müdürlüğü teknik elemanlarınca yapılan kontrolde, yetkileri olmadığı halde köy muhtarı ve azaları tarafından kiraya verildiğini, mera niteliğinin bozulduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, meranın eski hale getirilmesi için 97.482,82 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

2. Birleştirilen Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/81 Esas … dosyasında 5216 … Büyükşehir Belediyesi Kanunu uyarınca köy tüzel kişiliğinin ortadan kalkması nedeniyle …’na karşı açılan dava, görülmekte olan dava dosyasıyla birleştirilerek yargılamaya devam edilmiştir.

II. CEVAP
Davalılar, dava konusu taşınmazın 2006 yılında terk edildiğini, davalıların köy tüzel kişiliğini temsilen taşınmazı kiraya verdiklerini, elde edilen gelirle köyün ihtiyaçlarının karşılandığını, kaymakamlıkça lüzumu muhakeme kararı verilmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.02.2020 tarihli ve 2018/469 Esas- 2020/99 Karar ilam ile; asıl dava dosyası bakımından bilirkişiler tarafından belirlenen 88.675,18 TL’nin 08/11/2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, birleştirilen davada ise davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 27.01.2021 tarih, 2020/2826 Esas- 2021/ 387 Karar … ilamı ile ;
”…Eski hale getirme tazminatından sorumlu olanlar mera parselini eylemli olarak kullanan kişiler ile köy tüzel kişiliğinin kendisidir. Köy tüzel kişiliği yerine muhtar ve köy ihtiyar heyetine husumet yöneltilmesi doğru değildir. Mahkemece bu gerekçe ile davalılar …, …, … …, … ve … aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken aleyhlerinde hüküm kurulması doğru değildir.

Mera parselini kiraya veren … Köyü olduğu, 5216 … Büyükşehir Belediyesi Kanunu gereğince tüzel kişiliği sona erip Kocasinan Belediyesine katıldığı gözetilerek, Kocasinan Belediyesinin eski hale getirme tazminatından sorumlu tutulması gerekirken bunun yerine davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir.

Kabule göre de; 16/04/2015 tarihli ziraat bilirkişisi raporunda dava açma tarihi olan 20/10/2010 tarihindeki eski hale getirme tazminatının tahsili gerekirken keşif tarihi (2019 yılı) esas alınmak suretiyle tazminat miktarının hesaplanması doğru olmadığı gibi, hüküm altına alınan tazminata dava tarihinden geçerli olmak üzere faize hükmedilmesi gerekirken önceki tarihten itibaren faize hükmedilmesi de doğru değildir…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davanın husumet yokluğundan reddine, birleştirilen davanın kabulüyle 67.673,15 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı … Belediyesinden tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve birleştirilen davada davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyizinde, asıl davada husumetten ret kararı verilmesinin doğru olmadığını, meranın eski hale getirilmesinden davalıların da sorumlu tutulması gerektiğini birleştirilen dava yönünden hükmedilen bedelin eksik olduğunu %70 oranında değil %100 oranında ıslah yapılması gerektiğini, taşınmazın sulu mera vasfında olup hesaplamanın buna göre yapılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Birleştirilen davada davalı vekili; tazmini gereken zararın 2004-2006 yılları arasında oluştuğunu, köyün o dönemde belediyeye bağlanmadığını, tazminat sorumlulukları olmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, meranın eski hale getirilme bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 … Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 … Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 … Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4342 … Mera Kanunu.

3. Değerlendirme
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı onama harcının davalıya yükletilmesine,

Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
11.10.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.