YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3396
KARAR NO : 2023/3941
KARAR TARİHİ : 20.09.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/125 E., 2022/786 K.
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen suya el atmanın önlenmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, Tire ilçesi, Cambazlı Köyü’nde Ayıpkaya mevkisinde dere içinden çıkan genel suyun bulunduğunu, davalıların şimdiye kadar bu suyu hiç kullanmadıklarını, 2003 yılından bu yana davacının bu sudan faydalandığını, ondan önce davacının babası… ondan önce de dedesinin bu sudan faydalandığını, 60 yıla yakın zamandır suya zilyet olduklarını, davalıların baba oğul olup, Eylül 2012’de su kaynağının hemen üstünde 10 m uzakta kazı yaparak kaynağa müdahale ettiklerini, kazı nedeniyle havuzda toplanan suyun azaldığını, davalıların kazı yaparak suyu 750 m ötede kendi arazilerine taşımaya çalıştığını, tedbiren el atmanın önlenmesini, davacının su ihtiyacının tespitini ve davanın kabulü ile davalıların haksız el atmasının önlenmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar genel su olup herkesin faydalanma hakkı olduğunu, davacının suya ihtiyacı bulunmadığını, yaptıkları kazının suyu etkilemediğini ve kazı çalışmalarınını da durduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 2012/447 Esas, 2025/610 Karar ve 17.12.2015 tarihli kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Dairemiz tarafından; ”….Mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın neden kaynaklandığı, dava konusu su kaynağının ve davalının yaptığı öne sürülen müdahalenin bulunduğu yer, bilirkişi raporları ile çelişkiye mahal vermeyecek şekilde tespit edilmemiştir.” gerekçesi ile eksik inceleme ve araştırma nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Dava konusu suyun davalı tarafından kullanılmadığını, davalıların kazı yaparak bu suyu uzakta bulunan taşınmazına götürmek istediğini, raporlar arasında çelişkinin giderilmediğini belirterek hükmün bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, genel suya el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
TMK’nın 715 ve devamı maddeleri
3. Değerlendirme
1.Genel sular, nitelikleri itibariyle kimsenin mülkiyetinde olmayan, üzerlerinde özel mülkiyet tesis edilmeyen, toplumun yararlanmasına ve kullanmasına bırakılmış, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sulardır. TMK 715 maddesi mevzuat gereği genel sulardan herkes ihtiyacı oranında kullanma hakkı bulunmaktadır. Ancak bu hakkın tanınmasında uygulanan temel kural ”kadimlik hak”tır. Nitekim davacı da kadimlik hakkına dayanarak el atmanın önlenmesini talep etmiştir.
2. Mahkemece bozma kararına uyulmakla yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu sonucu, davacı tarafın 60 yıla yakın zamandır su kaynağını davasız nizasız kullandığı, kazı yapıldığı iddia edilen ve raporda K2 olarak gösterilen yerde akış halinde bir suyun bulunmadığı, K3 kaynağını etkileyen bir durumun bulunmadığı, dinlenen tanıklarında evvelden beri akan suyun küçük parmak kalınlığında olduğunu beyan ettiği dikkate alındığında davalılar tarafından kaynakların etkileneceği şekilde herhangi bir haksız el atmasının olmadığı anlaşıldığından davanın reddine dair verilen karar bir usulsüzlük görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,20.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.