YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2527
KARAR NO : 2023/3566
KARAR TARİHİ : 22.06.2023
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/257 E., 2021/807 K.
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede;
I. Davalılar … ( …..), …, gerekçeli kararda 40 ve 41 inci sırada yer alan …’ye mahkeme kararının tebliğine dair belgenin dava dosyası içerisinde yer almadığı belirlenmiştir.
Bu itibarla kararın;
1. Temyiz yoluna başvurmayan ilgili davalılara tebliğ edilip edilmediği araştırılarak,
a) Tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin eklenmesi,
b) Tebliğ belgesi yok ise dayanak kayıtlar getirtilerek tebliğ tarihinin saptanması,
II. Temyiz dilekçesinin, karşı tarafa tebliğine dair belgenin dava dosyası içerisinde yer almadığı belirlenmiştir.
Bu itibarla temyiz dilekçesinin;
1. Karşı tarafa tebliğ edilip edilmediği araştırılarak,
a) Tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin eklenmesi,
b) Tebliğ belgesi yok ise dayanak kayıtlar getirtilerek tebliğ tarihinin saptanması,
2. Temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiş ise tebliğ edilerek
a) Katılma yoluyla temyiz süresinin beklenmesi,
b) Kararın süresinde katılma yoluyla temyiz edilmesi hâlinde ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesinde belirtilen usuli işlemlerin yapılması ve temyiz dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edilmesi,
III. 1. 7201 sayılı Tebligat Kanununun;
A-“Bilinen Adreste Tebligat” kenar başlıklı 10 uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”
B- “Muhatabın muvakkaten başka yere gitmesi” kenar başlıklı 20 nci maddesinde, “13, 14, 16, 17 ve 18’inci maddelerde yazılı şahıslar, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka yere gittiğini belirtirlerse; keyfiyet ve beyanda bulunanın adı ve soyadı tebliğ mazbatasına yazılarak altı beyan yapan tarafından imzalanır ve tebliğ memuru tebliğ evrakını bu kişilere verir. Bu kişiler tebliğ evrakını kabule mecburdurlar. Kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka bir yere gittiğini belirten kimse, beyanını imzadan imtina ederse, tebliğ eden bu beyanı şerh ve imza eder. Bu durumda ve tebliğ evrakının kabulden çekinme halinde tebligat, 21’inci maddeye göre yapılır. Bu maddeye göre yapılacak tebligatlarda tebliğ, tebliğ evrakının 13, 14, 16, 17 ve 18’inci maddelerde yazılı kişilere verildiği tarihte veya ihbarname kapıya yapıştırılmışsa bu tarihten itibaren onbeş gün sonra yapılmış sayılır.”
C- “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” kenar başlıklı 21 inci maddesinde, “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.
Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.
Muhtar, ihtiyar heyeti azaları, zabıta amir ve memurları yukarıdaki fıkralar uyarınca kendilerine teslim edilen evrakı kabule mecburdurlar.
D- “Yaş ve ehliyet şartı” kenar başlıklı 22 nci maddesinde, “Muhatap yerine kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görünüşüne nazaran onsekiz yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması lazımdır.”
E- “Tebliğ Mazbatası” kenar başlıklı 23 üncü maddesinde, “Tebliğ bir mazbata ile tevsik edilir. Bu mazbatanın:
1. Tebliği çıkaran merciin adını,
2. Tebliği istiyen tarafın adını, soyadını ve adresini,
3. Tebliğ olunacak şahsın adını, soyadını ve adresini,
4. Tebliğin mevzuunu,
5. Tebliğin kime yapıldığını ve tebliğ muhatabından başkasına yapılmış ise o kimsenin adını, soyadını, adresini ve 22 nci madde gereğince tebellüğe ehil olduğunu,
6. Tebliğin nerede ve ne zaman yapıldığını,
7. 21’inci maddedeki durumun tahaddüsü halinde bu hususlara mütaallik muamelenin (Değişik ibare: 11/01/2011-6099 S.K./6.mad.) yapıldığını, adreste bulunmama ve imtina için gösterilen sebebi,
8. (Ek bent: 11/01/2011-6099 S.K./6.mad.) Tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydı,
9. (Değişik bend: 19/03/2003 – 4829 S.K./7. md.) Tebliğ evrakı kime verilmiş ise onun imzası ile tebliğ memurunun adı, soyadı ve imzasını, İhtiva etmesi lazımdır.” hükümlerine yer verilmiştir.
F-“Tebellüğ edecek şahsın hasım olması” kenar başlıklı 39. maddesinde, ” Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz.” düzenlemesi yer almaktadır.
2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2019/(19)11-558 Esas, 2022/139 Karar ve 15.02.2022 tarihli kararının ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2022/(23)6-126 Esas, 2022/160 Karar ve 17.02.2022 tarihli kararının ilgili kısmı şöyledir:
Tebliğ tutanağında; beyanına başvurulmuş olup da isim ve imzadan imtina etmiş komşunun ad ve soyadının belirtilmemesi, haber bırakılan komşunun isminin, kim olduğunun, imzadan imtina edip etmediğinin tebliğ memuru tarafından tutanağa yazılıp imzalanmaması hâlinde tebliğ işlemi, TK’nın 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Kanunu Yönetmeliğinin 30/1. maddesine hükümlerine göre usulsüz olur (Muşul, s. 359).
3. Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 21.02.2023 tarihli ve 2022/8272 Esas, 2023/1045 Karar sayılı kararının ilgili kısmı şöyledir:
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile adresin kapalı olduğu, muhatabın dışarı gittiğinin aynı binadan isim ve imzadan imtina eden komşu/yönetici/kapıcı tarafından beyan edildiği, tebliğ evrakının mahalle muhtarına teslim edilip haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırıldığı ve isim/imzadan imtina eden komşu/kapıcı/yöneticiye haber verildiği hususlarının belirtildiği ancak beyanı alınan ve/veya haber bırakılan bu komşu/kapıcı/yöneticinin kim olduğuna dair hiçbir isim-soyisim belirtilmediği, tebligatın Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine aykırı olduğu
4. Somut olayda; davalılardan …, … ve … ‘ya yapılan mahkeme kararı tebligatının yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak yapıldığı ve usulsüz olduğu anlaşıldığından adı geçen davalıların adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde mahkeme kararının tebliğinin sağlanması ile kanun yoluna başvuru sürelerinin beklenilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla sözü geçen eksiklikler giderildikten ve belirtilen usuli işlemler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın hükmü veren Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
22.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.