Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2023/1422 E. 2023/2433 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1422
KARAR NO : 2023/2433
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 30.11.2022 gün ve 2022/2549 Esas, 2022/7350 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, Kocaeli ili, …. ilçesi, …. Köyü 851, 853 ve 934 parsel sayılı taşınmazların maliki olan müvekkili …’nin mülkiyet hakkına davalıların inşa ettikleri yapılarla haksız şekilde müdahale ettiğini, bu nedenle müvekkiline ait parsellere davalılarca yapılan haksız müdahalesinin önlenmesini ve taşkın yapıların kaldırılması ile haksız işgal nedeniyle ecrimisil takdirine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili, müvekkil şirketinin dava konusu edilen 138 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazları tapu kaydına güvenerek satın aldığını, tapu kaydının güvenilirliği ilkesi uyarınca açılan davanın yasal dayanaktan yoksun olduğunu, getirtilecek tapu kaydı ve kadastro kayıtlarından tapu kaydının esas alınarak satın alan müvekkilinin iyiniyetli olduğunu, ecrimisil talebi yönünden müvekkil şirketin tapu intikali geçmişinin 5 yıl olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini talep ve beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 15/10/2014 tarihli ve 2012/605 Esas, 2014/496 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne, davacı …’nin maliki bulunduğu taşınmaza, ….. Köyü 138 ada 1, 2 ve 3 parsellerin maliki olan davalının tapu düzeltim öncesinde iyi niyetle el attığı anlaşıldığından men’i müdahale talebinin reddine, davacının üst yapı hakkında ortaklığın giderilmesi davası açması konusunda muhtariyetine, ecrimisil talebinin kabulü ile 1.003,38 TL ecrimisilin dava tarihiden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 29.11.2018 tarihli ve 2018/8209 Esas, 2018/19493 Karar sayılı kararıyla, davacı vekilinin ecrimisil hususundaki temyiz itirazlarının reddine, “…Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 Sayılı Kadastro Kanun’un 41 inci maddesi uyarınca düzeltme yapıldığı ve tapu düzeltim öncesinde taşınmaza iyi niyetle elatıldığı gerekçesiyle men’i müdahale talebinin reddedilmesi doğru değildir. Düzeltim sonucu oluşan çap kaydına göre el atmanın önlenmesi noktasında iyi niyetten bahisle elatmanın önlenmesi hususunda davanın reddi isabetsizdir. Mahkemece yapılması gereken, dava konusu ve davacı adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmaza yönelik düzeltim sonucu oluşan çap’a göre bir tecavüzün olup olmadığı tespit edilerek, tecavüz söz konusu ise el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmaz başında icra edilen keşif ve düzenlenen bilirkişi raporuna göre, davalının davacıya ait olan dava konusu taşınmazı işgal ettiği, davalı tarafın haksız işgalinin bulunduğu, kadastro müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltme sonucunda, her ne kadar öncesinde davalıya ait taşınmazın sınırları içinde kalmakta iken taşınmazlar arasındaki sınırın düzeltilmesi sonucunda bir kısım yerin davacıya ait taşınmazın sınırları kapsamına dahil edildiği, düzeltme sonucunda dava konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafın çapa dayalı olarak mülkiyet hakkının doğduğu, öncesinde davalı taraf iyiniyetli ise de düzeltmeden sonraki durumda davacının mülkiyet hakkına değer verilmesi gerektiği belirtilerek, davalının iyiniyetinin korunamayacağı gerekçesiyle, el atmanın önlenmesi ve kal taleplerinin kabulüne, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 29.11.2018 tarihli bozma kararında ecrimisil talebi yönünden temyiz talebini reddettiği ve bu tarihte ecrimisil talebinin kesinleştiği anlaşıldığından ecrimisil talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Dairemizin 30/11/2022 tarihli ve 2022/2549 Esas, 2022/7350 Karar sayılı ilamıyla hüküm onanmıştır.

VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı vekili karar düzeltme dilekçesinde (özetle);
1. Tecavüzün tapu kaydının düzeltimi sonucu meydana geldiği,

2. Dava konusu taşınmazı kapsar şekilde yapılan imar uygulaması sonucu taşkınlığın sona erdiği belirtilmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; UYAP (TAKBİS) ortamında yapılan kontrollere göre, davaya konu 230 ada 1 parsel sayılı taşınmaz (karar sonrası) pasife alınmış olup davalı vekilinin sunduğu belgeye göre de imar uygulamasına tabi tutulduğu anlaşılmaktadır.

2. Dava konusu taşınmazların güncel tapu kayıtları mahkemece temin edilerek yeni ada ve parsel numaraları tespit edilmeli, imar uygulaması sonucu oluşan yeni geometrik şekiller ve yüzölçümler üzerinden tecavüzün bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.

3. Aynı şekilde taşkın olduğu iddia edilen taşınmazın mevcut durumu denetime uygun olacak şekilde krokili raporda gösterilmelidir.

4. O halde, davacı ve davalıya ait taşınmazlara yönelik imar belgeleri, güncel imar parsellerinin tedavüllü tapu kayıtları, pafta ve krokiler dosya arasına alındıktan sonra mahallinde uzman bilirkişiler aracılığıyla yeniden keşif yapılması, taşınmazların yeni sınırlarına göre değerlendirme yapılarak tecavüzün olup olmadığı belirlenmeli, ondan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 30/11/2022 tarihli ve 2022/2549 Esas, 2022/7350 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.