Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/935 E. 2023/2401 K. 08.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/935
KARAR NO : 2023/2401
KARAR TARİHİ : 08.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi ve yıkım davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin işletme ve bakım sorumluluğu altında 154 kw Ambarlı – Yıldıztepe I (1-2) enerji nakil hattının 47- 48 numaralı direkleri arasında davalının maliki olduğu 2859 ada, 3 parsel sayılı taşınmazın bulunduğunu, bu taşınmaz üzerinde müvekkili kurum adına irtifak hakkının tesis edildiğini, irtifak hakkının bulunduğu parselde yer alan davalıya ait binanın Elektrik Akım Yönetmeliği’nin 44 üncü maddesinde yer alan 5 metrelik zorunlu mesafe bulunması kuralına uygun inşa edilmediğini, mevcut aykırılığın giderilmesi ve irtifak hakkına müdahalenin önlenmesi maksadı ile Bakırköy ….. Noterliğinin 03.08.2016 tarih ve 14426 yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnameye rağmen davalının müdahalenin kaldırılmasına yönelik herhangi bir girişiminin olmadığını belirterek, İstanbul ili, Bağcılar ilçesi, Bağlar Mahallesi, 2859 ada 3 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde yer alan yapı nedeniyle, müvekkil kurum emniyet mesafesine vaki tecavüzünün men’ine, tecavüze konu kısmın yıkılmasına, yıkıntıların kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, bilirkişi raporuna yönelik verdiği itiraz dilekçesinde kabloların yeraltından geçirilmesi gerektiğini, bu durumun proje kapsamına alındığını, bu sebeple davanın yerinde olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulü ile; davacı kurumun irtifak hakkının kurulduğu, 154 kw Ambarlı – Yıldıztepe I (1-2) enerji nakil hattının 47-48 No.lu direkleri arasında yer alan kısma davalının bina yapmak suretiyle el atmasının önlenmesine, bilirkişi heyetinin 27.02.2019 havale tarihli raporu ile fen bilirkişisi tarafından tanzim edilen 28.12.2018 tarihli rapor ve eki krokilerde tecavüz olduğu belirtilen “A” ve “B” harfleri ile ihlal eksenleri gösterilen ikinci normal kat (90m²) ile çatı katının (65m²) yıkılmasına karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesince, “keşif ve bilirkişi raporlarıyla tespit edildiği üzere davalıya ait taşınmazın davacının irtifak hakkına tecavüzlü olduğu, can ve mal güvenliğini tehlikeye düşüren ihlalli kısımların yıkılması gerektiği, kaçak ve bu nitelikteki bir yapı için iyi niyet iddiasının dinlemeyeceği” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu yerde tapuya konulan irtifak hakkı şerhinin usulüne uygun olmadığını, davacı lehine konulan şerhin idarenin tek taraflı beyanı ile tesis edildiğini, irtifak hakkının arsanın hangi bölümlerini kapsadığının açık ve net olmadığını, enerji nakil hatlarının açıktan geçirilmesi ömrünü tamamladığını ve davacı idare tarafından yer altından geçirilmesi gerektiğini, davacının davasında iyi niyetli olmadığını, yıkılması talep edilen bina arsasının müvekkili tarafından 1994 yılında satın alınarak üzerine bina inşa edildiğini, 25 senedir bu duruma itiraz etmeyen davacının enerji iletim hattının demonte (iptal) edilerek yer altı kablo güzergâhına dönüştürülmesi planı alınmasından sonra dava açmasının da haklı nedeni bulunmadığını, mahkeme masrafları ve vekâlet ücretinin de fazla hesaplandığını belirterek, yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b/1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesindeki nedenleri tekrar ederek temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, el atmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. İrtifak hakları bir eşya üzerinde hak sahibine o eşyadan yararlanma yetkisi sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Ayni hak olarak herkese karşı ileri sürülebilen mutlak bir etkiye sahiptir. Fakat hak sahibine eşya üzerinden sınırlı bir hakimiyet sağlar. Bu sınırlı hakimiyet 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 718 inci maddesindeki mülkiyet hakkının sınırlandırılması sonucunu da doğurur.

2. İrtifak hakkı Türk Medeni Kanunu’nun 783 üncü maddesi uyarınca sicildeki kaydın terkini ile sona erer. Yine 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 1014 üncü maddesi uyarınca bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi ancak, bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabilir.

3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.