Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/7361 E. 2023/1517 K. 14.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/7361
KARAR NO : 2023/1517
KARAR TARİHİ : 14.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı … yönünden davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davacı … yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili ve ihbar olunan … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların 615 parsel sayılı taşınmazın maliki olduklarını, bu parselin uzun zamandan beri davalı tarafından hiçbir hakka dayanmaksızın kullanıldığını açıklayarak; elatmanın önlenmesi ile elatılan kısım için ecrimisil bedeli olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 250,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
1. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

2. İhbar olunan … vekili, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2013/781 Esas, 2015/332 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, davalının davacıya ait 615 parsel sayılı taşınmaza müdahalesinin men’ine, davacıların hisselerine tekabül eden 2.470,57 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara tapudaki hisseleri oranında verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ve ihbar olunan … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 19.09.2019 tarihli ve 2018/3815 Esas, 2019/7838 Karar sayılı ilamında; ihbar olunan vekilinin temyiz dilekçesinin reddine, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, “…davacılar vekili tarafından dava dilekçesinde; elatmanın önlenmesi talebi ile birlikte fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 250 TL ecrimisil talebinde bulunulduğu, elatmanın önlenmesi talebi yönünden dava değeri belirtilmediği, talep edilen ecrimisil miktarı üzerinden harç yatırılarak dava açıldığı belirlenmiştir. Her ne kadar mahkemece mahallinde keşif yapılarak rapor alınmışsa da düzenlenen raporlarda elatılan yerin değerinin tespit edilmediği ve mahkemece elatmanın önlenmesi talebi yönünden noksan harç tamamlanmadan yargılamaya devam edilerek karar verildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, öncelikle elatmanın önlenmesi talebi ile ilgili olarak elatılan yerin değerinin keşfen saptanması, saptanan bu değer üzerinden harç ikmalinin sağlanması, ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken elatmanın önlenmesi talebi yönünden harç alınmaksızın davanın görülmüş olması doğru olmamıştır. Bundan ayrı, ecrimisil davaları niteliği itibariyle belirsiz alacak davası olup; davacılar vekili tarafından, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 250 TL ecrimisil talep edilmiştir. 08.10.2015 tarihli yargılama oturumunda davacılar vekili, bilirkişi raporundaki rakamlar baz alınarak davacıların hisseleri oranında ecrimisil bedeline karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmesine rağmen arttırılan değer üzerinden harç ikmali yapılmadan karar verilmiş olması da doğru olmamıştır…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesince (özetle), dava konusu 615 parsel sayılı taşınmazın hakkı olmamasına rağmen davalı tarafından kullanıldığı, Devlet Su İşleri ve …’nün yanlış kamulaştırma ve ifraz işlemi yapmasının davacı aleyhine değerlendirilemeyeceği, aksinin kusuru olmayan davacı açısından hak kaybı oluşturacağı ve davacı …’in mevcut durumda tapu maliki olmadığı gerekçesiyle davacı … yönünden davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davacı … yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ve ihbar olunan … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı vekili özetle;
a. …’nün kamulaştırma haritaları ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Kamulaştırma Haritaları arasında uyumsuzluk bulunduğunu,

b. Bu uyumsuzluğun giderilmesi için devam eden işlemlerin beklenmediğini,

c. ÇKS kayıtları dikkate alındığında dava konusu parselin davacı tarafından kullanıldığının tespit edileceğini,

d. Dava konusu taşınmaz ile ilgili davacı tarafından vekil edenine yönelik suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkili hakkında Batman 4. Asliye Ceza Mahkemesince 2018/657 Esası üzerinden ceza davası açıldığını ve yapılan yargılama neticesinde söz konusu parselin vekil edeni tarafından kullanılmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiğini,

e. Davacının kötüniyetli olup, temel amacının vekil edeninin evvelden beri kullanımında olan yeri almak ve maddi menfaat sağlamak olduğunu ileri sürmüştür.

2. İhbar Olunan vekili özetle;
Verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın niteliğinin hatalı belirlendiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, mahkeme kararının eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak verildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabul kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 nci maddesi şöyle dir:
“Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilir.”

3. Değerlendirme
Temyizen incelenen Batman 3. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekili ile İhbar Olunan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

14.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.