Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/6340 E. 2022/8022 K. 26.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6340
KARAR NO : 2022/8022
KARAR TARİHİ : 26.12.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacılar tarafından, davalı aleyhine 10.03.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilâmına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.12.2019 günlü hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 7. Hukuk Dairesince hükmün düzeltilerek onanmasına dair verilen karara karşı davacı … mirasçıları … ile … vekili tarafından maddi hata nedeniyle kararın düzeltilmesi talep edilmiştir. Dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R
Davacı vekili, 29.01.2008 tarihinde vefat eden … …’nin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın 3 aylık yasal süre içinde açılmadığını, davanın şartlarının oluşup oluşmadığının mahkemece araştırılması gerektiğini, murisin güncel 434.728,39 TL vergi borcunun bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu hükme karşı temyiz yoluna başvurulması üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 11.12.2018 tarih ve 2018/1147 Esas, 2018/8855 Karar sayılı ilâmı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 09.03.2022 tarih ve 2021/7780 Esas, 2022/1902 Karar sayılı ilâmı ile kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davacı … mirasçıları … ile … vekili; karara karşı, müvekkillerinin kimlik bilgilerinin karar başlığında yer almadığını belirtmek suretiyle maddi hata dilekçesi vermiştir.
Yargıtay kararlarında, şeklî anlamda kesinleşen kararlara yönelik açık maddi hatanın varlığı gerekçe gösterilerek müdahale edilmesinde iki temel noktaya vurgu yapılmıştır: Buna göre Yargıtayca verilen kararın (onama/bozma) hukuki değerlendirme veya delil takdiri dışında tamamen maddi olgulara yönelik olarak ilk bakışta açık ve belirgin olarak anlaşılabilmesi, ayrıca bu hatanın yargılamanın sonucunu büyük ölçüde etkileyen yanlışlıklar içermesi gerekmektedir. Bu durumda karşı taraf lehine usule ilişkin kazanılmış hak doğmayacak, bu tür açık hatalarda maddi gerçek göz ardı edilemeyecek ve karara müdahale edilebilecektir. Ancak, Yargıtay bu şekilde yapılacak müdahalenin de sınırını belirlemiştir. Maddi hata denetimi altında delillerin değerlendirilmesi ve hukuki nitelendirilmede hata yapıldığı gerekçesiyle kesinleşmiş olan mahkeme kararına müdahale edilmesi mümkün değildir (AYM, Başvuru No. 2018/10018, 27/10/2021, § 69) (bkz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6/11/2018 tarihli ve E.2016/22-388, K.2018/1607 sayılı ilâmı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2/7/2003 tarihli ve E.2003/21-425, K.2003/441 sayılı ilâmı).

Bu yönüyle şeklî anlamda kesinleşen ve maddi anlamda da kesin hüküm gücüne ulaşan kararla ilgili yeniden delil değerlendirmesi yapılmak suretiyle maddi hata denetimi adı altında davanın tekrar kanun yolu denetimine tâbi tutulması ve bu suretle kesin hükmün ortadan kaldırılması mümkün değildir. Bu durum kesin hükmün otoritesini ortadan kaldıran ve kanunda olmayan bir yasa yolunun ihdası anlamına gelmektedir (AYM, Başvuru No. 2018/10018, 27/10/2021, § 70).
Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında; maddi hata düzeltme istemini içeren dilekçenin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı … mirasçıları … ile … vekilinin maddi hata istemini içeren dilekçesinin REDDİNE, 26.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.