Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/6247 E. 2023/398 K. 23.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6247
KARAR NO : 2023/398
KARAR TARİHİ : 23.01.2023

MAHKEMESİ : …. Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, … Köyü, 108 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 3/4 payının sahibi olduğunu, bahse konu taşınmazdaki 1/4 pay satış tarihinde paydaşlığı bulunmayan davalı tarafından 10.163,00 TL bedelle 20.02.2020 tarihinde satın alındığını, bu satış işlemi davacının bilgisi ve onayı dışında yapıldığını, müvekkilinin yasal önalım hakkını kullanmak istediğini belirterek, dava konusu taşınmazdaki davalıya ait payların tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili, açılan davayı kabul etmediklerini, müvekkili davalıya ait hissenin tarafların dahil olduğu kesinleşmiş mahkeme kararına dayandığı, somut olayda önalım hakkının kullanılmasını mümkün kılacak satış ve benzeri bir işlemin bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacı ile davalının taraf olduğu …Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/265 Esas sayılı tapu iptali ve tescil davasının verilen kararın kesinleşmesinden itibaren, 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde önalım davasının açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının 20.02.2020 tarihinde paydaş olup eldeki davanın 20.03.2020 tarihinde ve 2 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığını, 2 yıllık sürenin tapuda yapılan devirden itibaren başlayacağını, henüz tapuya tescil edilmeyen pay için önalım hakkının kullanılamayacağını ve dava açılamayacağını, 2 yıllık sürenin, tescil kararının kesinleşme tarihinden itibaren başlayacağını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesini değiştirerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 353/1-b-1 inci bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

2. Bölge Adliye Mahkemesi “davacının, davalının almış olduğu hisselere karşı şuf’a davası açarken, …’tan almış olduğu yere ilişkin herhangi bir şuf’a davası açmadığı, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/265 E. 2018/374 K. ilamıyla, davalı … ‘un açmış olduğu tapu iptal tescil davasının kısmen kabulüne karar verildiği, davanın TMK 724. maddesinde düzenlenen yapının değerinin açıkça arazinin değerinden fazla olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğu, verilen kararla davacının davasının kısmen kabul edilerek aynı dava konusu olan 108 ada 4 parseldeki davalı … hissesi yönünden davanın reddine, diğer davalıların hisseleri yönünden tapu kaydının iptali ile davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin hüküm kurulduğu, kararın taraflara usulünce tebliği sonucu istinaf yoluna başvurmaması üzerine 28/12/2018 tarihinde kesinleştiği, 1/4 oranındaki bu hissenin kesinleşen mahkeme hükmü nedeniyle 20/02/2020 tarih ve 528 yevmiye nolu tescil işlemi ile davalı … adına tapuya tescil edildiği, eldeki davada davacı …’nın bu hissenin iptalini talep ettiği, davalıya ait hissenin tarafların dahil olduğu kesinleşmiş mahkeme kararına dayandığı, somut olayda önalım hakkının kullanılmasını mümkün kılacak satış ve benzeri bir işlemin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davanın reddine ilişkin verilen yerel mahkeme kararının neticesi itibarıyla doğru olduğu” gerekçesiyle hüküm kurmuştur.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdükleri nedenler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 732 ve devamı maddeleri uyarınca açılan önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması hâlinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hâle gelir.

3. Değerlendirme
İncelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve davacı tarafın temyiz itirazlarının Bölge Adliye Mahkemesi kararında değerlendirilmiş olduğu anlaşılarak davacının temyiz itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.