Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/6235 E. 2023/629 K. 06.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6235
KARAR NO : 2023/629
KARAR TARİHİ : 06.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen kadastral parselin ihyası davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 14. Hukuk Dairesince hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; mülkiyeti Hazine adına kayıtlı 21 ada 10 parsel sayılı 11.520 m2 yüzölçümlü arsa vasıflı taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulduğunu, yapılan imar uygulaması sonucu 406 ada 4 parselin … adına tescil edildiğini, imar uygulamasının iptali için idari yargıda belediye adına dava açıldığını, bu nedenlerle 406 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davalı adına bulunan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin iyi niyeti ve tapu siciline güveninin korunması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.05.2015 tarihli ve 2010/1687 Esas, 2015/229 Karar sayılı kararıyla; davacının dava konusu yapılan 21 ada 10 No.lu parselin imar uygulamasıyla 406 ada 4 No.lu parsele ilişkin kaydın imar uygulaması iptal edildiğinden dolayı tapu iptali tescil davasının davalıya yönelik açılmış ise de iptal edilen imar uygulamasından sonra Esenyurt Belediyesi tarafından dava konusu taşınmazda yapılan yeni imar uygulamasına ilişkin 26.10.2011 tarihli 2011/1922 sayılı encümen kararı ve 16.05.2012 tarihli 2012/781 sayılı tashihi encümen kararına son yapılan imar uygulaması iptal edilmediğinden dolayı imar uygulaması dikkate alındığında davanın konusu kalmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 17.04.2018 tarih, 2018/195 Esas, 2018/3093 Karar sayılı ilamıyla; … tarafından yapılan ikinci imar uygulamasının iptali için açılan İstanbul 11. İdare Mahkemesinin 2015/977 Esas, 2016/1021 Karar sayılı dava dosyasının kesinleşmesinin beklenilmesi; öte yandan yapılan üçüncü imar uygulamasına ilişkin Belediye Encümen kararı şuyulandırma cetvelleri ile birlikte bu uygulamanın sicile yansıtılıp yansıtılmadığı bakımından tedavüllü tapu kayıtlarının (geldi ve gitti kayıtları denetlenebilir şekilde tapu kütük sayfalarının) temin edilmesi ve bu uygulanın iptali bakımından idari yargı yerinde dava açılıp açılmadığı araştırılarak bu idari davanın sonucunun beklenilmesi, ondan sonra toplanan ve toplanacak deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle bozulmuştur.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile imar uygulamasının iptaline ilişkin idari yargıda açılan davanın reddine karar verildiğinden yolsuz tescil koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
B.1. Davacı Temyizi;
Son yapılan imar uygulamalarının daha önce iptali sağlanan imar uygulamalarıyla aynı içerikte olduğunu ve bu imar uygulamalarıyla taşınmazların malik hanesinde bir değişiklik yapılmadığını, davalı Belediyenin kötü niyetle aynı içeriğe sahip encümen kararları sonucunda Hazinenin hak kaybına sebebiyet verdiğini belirterek temyiz talebinde bulunmuştur.

B.2. Davalı temyizi;
Bilirkişi raporunda belirlenen taşınmaz değeri üzerinden nisbi vekalet ücreti verilmesi gerektiğini beyan ederek temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. Tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır.

2. Bu prensip gereğince; imar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlem iptal edilmedikçe sicilin dayanaksız kaldığından ve tescilin yolsuz hale geldiğinden söz edilmesi mümkün değildir.

3. Bu tür davalar kamusal tasarruftan kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası niteliğinde olup, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmadığından mahkemece maktu vekalet ücretine hükmolunur.

3. Değerlendirme
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.