Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/6144 E. 2023/1084 K. 23.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6144
KARAR NO : 2023/1084
KARAR TARİHİ : 23.02.2023

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen paylaşlararası ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 1. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin paydaşı olduğu 859 ada 39 parsel sayılı taşınmazda bulunan otelin fiili taksim sonucu davalılarla ortak kullanımlarına bırakıldığını, davalıların oteli tek başına kullandıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 30.11.2021 tarihli celsede; elatmanın önlenmesi talebi hakkında tefrik kararı verilmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; haksız işgalci olmadıklarını, davacı şirketin rızası ile taşınmazı kullandıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.03.2014 tarihli ve 2013/51 Esas, 2014/139 Karar sayılı kararıyla; “Tazminat davasının kısmen kabulüne, 15.290,00 TL haksız işgal tazminatının dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Davacının meni müdahale davasının kabulüne, davacıya ait 2/8 paya davalıların müdahalesinin menine,” karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 11.10.2016 tarihli ve 2014/13953 Esas, 2016/9313 Karar sayılı ilamı ile; “ …taşınmaz üzerinde iki farklı otelin yer aldığı ve taşınmazın davalılar ile dava dışı bir kısım paydaşlar tarafından fiilen bölünüp kullanılmakta olduğu, davacının taşınmazda herhangi bir yer kullanmadığı anlaşılmakla davacının payına yönelik müdahalenin menine dair karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. …Somut olaya gelince; 03.07.2009 tarihinde noterde düzenlenen ihtarname ile davacının dava konusu taşınmazlardaki payını kullanmamalarını davalılara ihtar ettiği, ancak anılan ihtarnamenin tebliğ tarihinin dosyaya ibraz edilen belgelerden tespit edilemediği görülmektedir. Hâl böyle olunca; somut olgular yukarıda açıklanan ilkelerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının ibraz ettiği 03.07.2009 tarihli ihtarnamenin davalılara tebliğ edilip edilmediğinin araştırılması, tebliğ tarihi veya ihtarda tanınan süre varsa öngörülen tarihten itibaren ecrimisil hesabı yapılması gerekirken bu hususun gözardı edilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamı uyarınca ihtarnamenin davalı tarafa tebliğ tarihi araştırılarak; “Açılan davanın Kısmen Kabulü ile; 4.740,00 TL ecrimisil alacağının dava tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ile davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalıların dava konusu oteli mayıs ayından itibaren kullandıklarını, intifadan men şartının aranmayacağını, ticari faize hükmedilmesi gerektiğini ve dava tarihinin kararda yanlış gösterildiğini belirterek itiraz etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; davanın konusuz kaldığını, ecrimisil talebinin haksız olduğunu, intifadan men edilmediklerini, davacının da dava konusu oteli resmi adresi göstermek suretiyle kullandığını belirterek itiraz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, paydaşlararası ecrimisil talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; “fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması ve haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği” vurgulanmıştır. Buna göre ecrimisil istemlerinde işgalin, haksız eylem niteliğinde olduğu ve tazminat istemleri için işgalin haklı bir nedene dayanmaması gerektiği dikkate alınmalıdır. (YHGK’nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)

3. Değerlendirme
1. Davalılar temyizi yönünden; HUMK’nun 427. maddesi uyarınca 2022 yılı itibariyle miktar veya değeri 5.810,00 TL’den az olan davalara ait kararlara karşı temyiz yolu kapalıdır. Somut olayda da, temyiz talebine konu olan ve mahkemece hüküm altına alınan ecrimisil tutarı 4.740,00 TL olup temyiz sınırının altında olduğundan davalılar vekilinin temyiz isteği niteliğini taşıyan başvurusunun reddi gerekmiştir.

2. Davacı temyizi yönünden; temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden reddi gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalılar vekilinin temyiz talepli dilekçesinin REDDİNE,

Yatırılan harcın davalıya iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

23.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.