Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/5752 E. 2023/1209 K. 28.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5752
KARAR NO : 2023/1209
KARAR TARİHİ : 28.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili idarenin 14 parsel sayılı, 435,78 m2 alanlı taşınmazın maliki olduğunu, davalının hiçbir akdi ve kanuni sebebe dayanmaksızın mezkûr taşınmazı 01.03.2010-31.09.2014 tarihleri arasında bahçe olarak kullanmak sureti ile tecavüz eylediğini ve işgal ettiğini, 01.03.2010- 31.09.2014 tarihleri arasına isabet eden 14.896,00 TL işgal tazminatının işgalin başlangıç tarihinden itibaren kademeli faizi, mahkeme masrafı ve vekâlet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir, birleştirilen davalarda ise takip eden dönemler için aynı davalıdan ecrimisil talebinde bulunmuştur.

II. CEVAP
Davalı, asıl ve birleştirilen davalara karşı beyanda bulunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesince: “…davalının dava konusu taşınmazı geçerli bir sebebe dayanmaksızın bahçe olarak kullandığı iddia edilerek ecrimisil istenmiş ise de, dava dilekçesine eklenen belgelerin dava ile ilgisinin bulunmadığı ve davacı vekilinin tanık deliline dayanmadığı, mahkeme hakimince keşif ve tespit yapılmış ise de tespitin zapta yansımadığı, bilirkişi raporunda davalının taşınmazın etrafını çitle çevirdiği ve bahçe olarak kullandığı belirtilmiş ise de tespitin dayanağının bildirilmediği, buna göre ileri sürülen iddiaların ispatlanamadığı anlaşıldığından, yazılı gerekçeyle davanın kabulü doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk derecemahkemesince bozmaya uyularak verilen kararda: “… dava konusu taşınmazın, dava konusu edilen dönemlerde davalı tarafından kullanıldığına ilişkin herhangi delil bulunmadığı, her ne kadar birleşen davalarda davacı vekili bir takım fotoğraflar sunmuş ise de davalı tarafından bu fotoğrafların taşınmazın kiralandığı döneme ait olduğunun beyan edildiği, davacı tarafından aksinin ispat edilemediği…” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarının lehlerine olduğunu, davalının taşınmaza tecavüzü bulunduğunu savunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl ve birleştirilen davalar, ecrimisil talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK’nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı).

3. Değerlendirme
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, bozma ilamında da belirtildiği üzere davalı tarafın kullanım durumunun ispatı yönünde davacı yanca delil sunulamadığı, davacının tanık deliline de dayanmadığı gözetilerek verilen kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.