YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5737
KARAR NO : 2023/1067
KARAR TARİHİ : 22.02.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptal davasından kaynaklı yargılamanın yenilenmesi talepli davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 24.05.2022 gün ve 2021/4358 E. – 2022/3680 K. sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı (yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı) vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır.
Dairemizin onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HUMK’nun 440. maddesinde öngörülen hususlardan hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,
Aynı Kanunun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470,00 TL para cezası ile bakiye 99,20 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
22.02.2023 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(Karşı oy)
KARŞI OY
Yargılamanın yenilenmesi isteminde bulunan …’in talebi yönünden, İlk Derece mahkemesince verilen ve temyiz incelemesine konu olan ret kararı, Dairemizin 2021/4358 E. – 2022/3680 K. sayılı ilamı onanmış ve adı geçen kişi vekilinin başvurusu üzerine bu sefer karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Dairemizin sayın çoğunluğu, karar düzeltme isteminin reddi yönünde görüş bildirmekle, muhalefet görüşüm aşağıdaki şekilde açıklanmıştır.
1. Yargılamanın yenilenmesine konu dosya, Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/64 E. – 2012/143 K. sayılı dosyası olup, yapılan incelemede, iş bu dosyanın davalı vekilinin kabul beyanı, duruşmanın öne alınmasına dair taraf vekillerinin beyanı doğrultusunda kısa sürede sonuçlanmıştır.
2. Mahkemenin 2012/64 E. sayılı dosyasında davacılar Ahmet, Mustafa ve Şaban vekili Av. …, davalı … aleyhine 07.02.2012 tarihinde tapu iptali ve tecsil talebinde bulunmuştur.
3. Davalı …’a çıkarılan tebligat, “ev arkadaşı” Aydın Düzgün’e denilenerek 16.02.2012 tarihinde tebliğ edilmiş ve bilahare Osman vekili Av. Mustafa Erhan Özkan, 16.03.2012 havale tarihli dilekçesini sunurak, “Davayı kabul” beyanında bulunmuştur.
4. Ancak, kabule dair dilekçe ekinde sunulan vekaletname incelendiğinde, süreli olarak 27.03.2012 tarihinde, Beykoz 1. Noterliği’nde düzenlendiği görülmüştür.
5. Vekaletnamede “davayı kabule ve redde…..” dair yetki verildiği açık ise de, yukarıda açıklandığı üzere VEKALETNAME, kabule ilişkin DİLEKÇENİN düzenlendiği tarihte esasen yoktur.
6. Bu durumda davalı vekilinin davayı kabul ettiğine dair açıklaması esasen yok hükmündedir. Buna istinaden davanın sonuçlandırılması da usulsüzdür.
7. Keza taraf vekillerinin bir araya gelerek düzenledikleri “Duruşmanın öne alınması” talebinin ihtiva eden dilekçe itibarıyle, davalı vekilinin o tarih itibariyle vekaletnamesi de yoktur. Yani ekli vekaletnamenin sonraki tarihte düzenlenmesi sebebiyle, davalı vekili olarak gözüken Av. Mustafa Erhan Özkan’ın davalı …’ı temsil yetkisi yoktur.
8. Duruşmanın bilahare 12.04.2012’de yapılmış olması sebebiyle, o tarihte vekalet eksikliğinin giderildiği düşünülebilir ise de, esasen dosyadaki hakimin görevini tam yapmadığı, sunulan belgeleri titizlikle incelemediği, davalının ağır hak kaybına yol açacak durum (KABUL) sebebiyle görevini ağır derecede ihmal ettiği belirgindir.
Esasen görevli hakimin bu eksikliğin farkında olmadığı, 12.04.2012 tarihli duruşmadan da açıkça anlaşılmaktadır. En azından vekaletname tarihini zapta geçirip, ilgili avukattan bu konuda onayının olup olmadığını sorması gerekirken bunu da ihmal etmiştir.
9. Bu açıklamalar gereğince sadece bu sebepten ve özellikle kamu düzenine aykırılık sebebiyle, yargılamanın yenilenmesinin kabulü gerektiği kanaatindeyim.
10. Bu tespit dışında dava tarihinde taraf vekillerinin her ikisinin de davalı …’ın vekili konumunda bulunmaları; ceza davasına konu olan soruşturma evrakındaki ifadeler; davacılar vekilinin aynı konuda açtığı davadan “FERAGAT” etmesi gibi dikkat çekici olayların varlığı da dikkate alındığında davanın reddi kararının usul ve esasa uygun olmadığını göstermektedir.
11. Özellikle son fıkradaki farklı olayların varlığı sebebiyle hukuki güvenlik ve bağlı olarak Adil Yargılanma hakkının ihlali sebebiyle, İlk Derece Mahkeme kararının esastan bozulması gerektiği kanaatinde bulunduğum için, sayın çoğunluğun karar düzeltme isteminin reddine dair kararına muhalifim.
…