Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/5361 E. 2023/5140 K. 30.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5361
KARAR NO : 2023/5140
KARAR TARİHİ : 30.10.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1767 E., 2022/748 K.
KARAR :Davalı … vekilinin istinaf başvurusu ile diğer davalıların yargılama giderlerine yönelik

istinaf başvurularının kabulü, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalı … yönünden reddi, diğer davalılar yönünden davanın kabulü ile şerhlerin terkini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması, davalıların sair istinaf başvuruları yönünden başvuruların esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/56 E., 2020/12 K.

Taraflar arasındaki şerhin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın, bir kısım davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı … vekilinin istinaf başvurusu ile diğer davalıların yargılama giderlerine yönelik istinaf başvurularının kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalı … yönünden reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulü ile şerhlerin terkinine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalıların sair istinaf başvuruları yönünden ise başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı … ile davalı Halkbank A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, (eski 473 ada 3 parsel … taşınmaz iken imar uygulaması ile) 687 ada 7 parsel … taşınmazın tamamının maliki iken müteahhit … Toprak ile noterde yapılan gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile taşınmaz üzerine bodrum, zemin ve 5 normal kattan oluşan bir bina yapılmasının kararlaştırıldığını, müvekkilinin kat karşılığı inşaata başlanması için taşınmazı boş olarak yüklenici … Toprak’a teslim ettiğini, yüklenicinin ise inşaata başladığını ve müvekkili ile yapılan sözlemşeye istinaden kendi adına tescil edilen hisseden davalılara satışlar yaptığını ancak sözleşmeye istinaden inşaatı tamamlamadan yarım bırakarak terk ettiğini, daha sonra da binanın Küçükçekmece Belediyesince tamamen yıktırıldığını, müvekkil tarafından yüklenici ile yapılmış olan sözleşmenin feshi ve yüklenicinin satmış olduğu taşınmaz hisselerinin iptali için dava açıldığını ve taşınmaz kaydına ihtiyati tedbir konulduğunu, Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/386 Esas 2015/124 Karar … dosyası ile sözleşmenin geriye etkili feshedildiğini, yüklenici tarafından da satışı yapılan 3. kişilere ait taşınmaz paylarının tamamının iptaline ve tekrar müvekkili adına tesciline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalıların taraf oldukları icra dosyaları hacizleri nedeniyle tapuda tescil işleminin infaz ettirilemediğini belirterek davalılara ait taşınmaz payları üzerindeki takidatların tüm ferileri ile terkinine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı …; davanın reddini savunmuştur.

2.Davalı … vekili; bahsi geçen haciz alacaklısının müvekkili olduğunu, Erdemli İcra Müdürlüğünün 2012/71503 Esasa ve 2016/1685 Esas … dosyalardan konduğunu, her iki dosyada takipsiz bırakılması nedeniyle işlemden kaldırıldığını düştüğünü, düşme sonucunda haczin kaldırılmamasıyla ilgili dosyada alacaklı taraf olan müvekkilinin hukuki bir sorumluluğunun bulunmadığını, düşen dosyada haczin kaldırılıp kaldırılmamasının müvekkili ile ilgili bir durum olmadığını, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

3.Davalı Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı, … vekili; davanın reddini savunmuştur.

4.Davalı Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı, … vekili; davanın reddini savunmuştur.

5.Davalı Halkbank A.Ş. vekili; öncelikle müvekkili banka tarafından dava konusu taşınmazda haciz konulduğu esnada gayrimenkul kaydında davalıdır şerhi bulunmadığını, dolayısıyla bir dava olduğundan haberdar olmadıklarını, dava aşamasında henüz tamamlanmadan önce üzerinde hacizler olduğu halde bankalarının bu durumdan haberdar olmadığı gibi davaya müdahale de edilmediğini, dava konusu taşınmazda binanın 1999 yılında tamamlanan kısmı nazara alındığında kaba inşaatın tamamen bittiğini, tamamlanan kısım açısından müteahhitin kısmi mülkiyet hakkının devreye gireceğini, müteahhidin yapmış olduğu işin haciz miktarını karşılayabilecek miktarda olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, tapu kayıtları iptal edilen davalılar payı üzerine konulan haciz şerhlerinin terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın 23.1.2019 tarihinde açıldığını, müvekkilinin alacaklı olduğu ve 2012 yılında feragat ettiği Erdemli İcra Müdürlüğünün 2011/2096 Esas … dosyası üzerinden haczin de 31.12.2018 tarihinde İcra Müdürlüğünce kaldırıldığını, yani dava tarihi olan 23.01.2019 tarihinden önce 31.12.2018 tarihinde müvekkili lehine konulan haciz kaldırılmış olmakla müvekkili yönünden davanın reddine, yargılama giderlerinin, istinaf giderlerinin ve vekalet ücretnin davacıya yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2.Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; gayrimenkule 27/05/2016 tarih ve 19585 … yevmiye ile haciz konulduğunu, satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmemiş olması halinde, ‘tapu siciline …’ ilkesi gereğince satış vaadi sözleşmesinin düzenlenmesinden önce veya sonra taşınmaz üzerinde üçüncü kişilerce kazanılan haklar geçerliliklerini koruduğunu, dolayısıyla taşınmaz üzerindeki haczin devam etmesi gerektiği, terkin edilemeyeceğini, davanın açılmasına sebebiyet verildiği gerekçesiyle yargılama gideri ve vekalet ücretinin idare üzerine bırakılmasında da hukuka uyarlık bulunmadığını, idarece mevzuat gereği işlem tesis edildiğini, açıklanan nedenlerle istinaf dilekçesinin kabulü ile kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3.Davalı …Ş (Eski ünvan … Varlık Yönetimi A.Ş.) vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili, diğer davalı …’tan alacaklı olup davacı yan ile hiçbir ilişkisi bulunmadığını, müvekkili şirketin diğer davalı …’ın kredi sözleşmesinden … borçları nedeniyle … adına kayıtlı taşınmazlara haciz şerhi işlediğini, dolayısıyla icra dosyasında alacaklı konumda bulunan müvekkili şirketin, davaya konu taşınmazın başkasına devredildiğini ya da taşınmaz hususunda bir husumet bulunduğunu tespit edebilmesinin mümkün olmadığını, hatta müvekkili şirketin bu iptal işleminden ötürü mağduriyeti dahi bulunduğunu, Yargıtay ilamlarından da anlaşılacağı üzere 3. kişinin açtığı davanın kabulü nedeniyle davanın açılmasına sebep vermeyen davalı tarafın yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması kanuna ve usule uygun olmayacağını, açıklanan nedenlerle yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılması gerektiğinden bahisle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

4.Davalı Halkbank A.Ş vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediği gibi müvekkili şirketin dava konusu taşınmazda bulunan binanın yıkıldığından haberdar olması mümkün olmadığı gibi, usulüne uygun konulmuş ipotek şerhi sonrasında böyle bir davanın açılarak kabul edilmiş olmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili banka alacağı nedeni ile ipotek koymuş olup, sonrasında meydana gelen olağanüstü hal yani deprem nedeni ile zarar gören bina belediye tarafından yıktırıldığını, davacı yan iddiasında haksız olup, zira davacı yan yani arsa maliki ile müteahhit arasındaki anlaşma her iki tarafı bağladığını, davanın reddedilmesi gerektiği gibi, dava açılmasına müvekkili banka sebebiyet vermediğinden, aleyhine hükmedilen yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti açısından da bir sorumluluğu bulunmadığını, açıklanan nedenler Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/56 Esas ve 2020/12 Karar … ilamının kaldırılarak davanın reddine, aksi takdirde kararın kaldırılarak düzeltilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “…davalıların alacakları sebebiyle davacı arsa sahibine dönen kayıtlardaki haciz şerhi ve takyidatların kaydın iptalini sağlayan davacı arsa sahibine mükellefiyet getirdiğinden davacı iptalini sağladığı kayıt üzerindeki şerhlerin kaldırılmasını talep ve dava edebilir. Çünkü eserin hukuken tesliminden önce yükleniciye onun da 3. kişilere tapu kaydı vermesi bir bakıma avans ödemede bulunulması demektir. Sözleşmeye geriye etkili feshedildiğinden açıklanan bu durum karşısında davanın kabulü ile tapu kaydındaki haciz şerhlerinin kaldırılmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Bu nedenle davalılar vergi dairesi müdürlüğü vekili ile … Varlık AŞ. vekilinin ve Halk Bankası AŞ. vekilinin hükmün esasına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekir.

Davalı … yönünden açılan davada hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de davanın 23/01/2019 tarihinde açıldığı, celp edilen tapu kaydında davalı … lehine haciz şerhi bulunmadığı, dava açılmadan önce davalı … lehine tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırıldığı anlaşılmakla davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve gerekçeyle davalı … yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir. Davalı … vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmekle kabulü ile İDM kararının davalı … yönünden kaldırılmasına, ancak yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince gerekçe ve hüküm düzeltilmek suretiyle davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalıların diğer istinaf başvuruları yargılama giderleri ve vekalet ücretine yöneliktir. Davalıların haciz şerhlerinin taşınmazın şerh tarihindeki tapu kaydındaki maliki ve mülkiyet durumu esas alınmak suretiyle tesis edildiği, davalıların haciz şerh tarihlerindeki taşınmazdaki mülkiyet durumu dikkate alındığında davanın açılmasına sebebiyet vermedikleri dosya kapsamından anlaşılmakla yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasında ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yargılama giderlerinden davalıların sorumlu tutulması ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir. İstinaf kanun yoluna başvuran davalıların yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri yerinde görülmekle kabulü ile yerel mahkeme kararının harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına, HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince gerekçe ve hüküm düzeltilmek suretiyle davanın niteliği gereği davalılar dava açılmasına sebebiyet vermediklerinden yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacaklarından davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, maktu karar harcının davacıdan tahsiline, kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın reddine karar verildiğinden davalı … lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi gerektiği kanısına varılarak…” gerekçesiyle davalı … vekilinin istinaf başvurusu ile diğer davalıların yargılama giderlerine yönelik istinaf başvurularının kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalı … yönünden reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulü ile şerhlerin terkinine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalıların sair istinaf başvuruları yönünden ise başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … ile davalı Halkbank A.Ş. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili ile davalı Halkbank A.Ş. vekilleri temyiz dilekçelerinde özetle; istinaf dilekçelerinde ileri sürdükleri esasa yönelik itirazlarını yineleyerek kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haciz şerhlerinin terkini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 … Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4271 … … Medeni Kanunu’nun (4271 … Kanun) 1010 uncu maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 … Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup bir kısım davalılar vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı … vekili ile davalı … vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 … Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı Halkbank A.Ş’ye yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.