Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/4608 E. 2023/6019 K. 06.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4608
KARAR NO : 2023/6019
KARAR TARİHİ : 06.12.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1890 E., 2022/1205 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/685 E., 2020/319 K.

Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının …’nin evlatlığı olduğunu, muris …’ın 17.11.2018 tarihinde öldüğünü, iptali istenen veraset ilamında evlat edinen …’nin miras bırakandan önce ölmesi nedeni ile …’ye miras payı verilmediğini, ancak davacının murisin kan hısmı gibi mirasçısı olması gerektiğini belirterek Ankara Batı 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.06.2019 tarihli ve 2019/836 Esas, 2019/922 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptaline karar verilmesini ve davacının muris …’ın mirasçısı olduğu dikkate alınarak yeni bir veraset belgesinin verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının 29.04.1998 tarihinde … tarafından evlatlık alındığını, …’nin 12.01.2003 tarihinde, muris …’ın ise 17.11.2018 tarihinde öldüğünü, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 500 üncü madde uyarınca davacının murisin mirasçısı olamayacağını ileri sürülerek davanın reddini istemiştir.

2. Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4721 Sayılı Türk Medeni Kanun’un 500 üncü maddesine göre evlatlık ve alt soyunun sadece evlat edinen yönünden kan hısımı gibi mirasçı olacağı, evlat edinenin kendi miras bırakanlarından daha önce ölmesi halinde evlatlığın evlat edinenin miras bırakanlarına mirasçı olacağına ilişkin yasada bir hüküm bulunmadığı, evlat edinen …’nin mirasçılık belgesi istenilen muris …’dan önce 12.01.2003 tarihinde öldüğü gözönüne alındığında …’nin evlatlığı olan davacı …’nin mirasçılık belgesi istenilen …’a mirasçı olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, davacının babası … her ne kadar muris …’den önce ölmüş ise de Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2004/716 Esas, 2004/1392 Karar sayılı ilamı gereğince mirasçısı ve füruu kabul edilmesi gerektiğini, davacının murisin kan hısmı gibi mirasçısı olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının miras bırakanı …’nin 12.01.2003 tarihinde öldüğü, …’nin murisi …’ın ise 17.11.2018 tarihinde öldüğü, buna göre davacının …’ın mirasçısı olamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçelerinde ileri sürdüğü sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuşlardır.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 314, 500 ve 598 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 598 inci maddesi hükmünde; başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği, mirasçılık belgesinin geçersizliğinin her zaman ileri sürülebileceği belirtilmiştir.

3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, evlatlığın evlat edinenin mirasçısı olacağı, yine aynı Kanunu’nun 500 üncü maddesinin ikinci fıkrasında ise evlât edinen ve hısımlarının evlâtlığa mirasçı olmayacağı düzenlenmiştir. Evlat edinenin kendi miras bırakanlarından önce ölmesi halinde evlatlığın evlat edinenin miras bırakanlarına mirasçı olacağına ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.12.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.