YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4597
KARAR NO : 2023/231
KARAR TARİHİ : 17.01.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 17.01.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde taraflardan gelen olmadı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, dava dışı … Toplu Konut Yapı Kooperatifi ile İzmir … Başmüdürlüğü arasında imzalanan bila tarihli sözleşme ile… mevkiinde kurulu olan sitenin haberleşme ihtiyacı için dava konusu 1 numaralı meskenin ….Başmüdürlüğüne tahsisi konusunda anlaşıldığını, binaya yerleşen …Başmüdürlüğünün o tarihten itibaren binaya santrallerini kurduğunu ve bila bedel kullanmaya başladığını, anılan taşınmazın mülkiyetinin 27.12.2013 tarihinden itibaren vekil edeni kooperatife devredildiğini, devirden sonra davalı şirkete ihtarname keşide edilerek taşınmazın boşaltılmasının istenildiğini ancak bir netice alınmadığını açıklayarak; davalının elatmasının önlenmesine ve 5.000,00 TL ecrimisilin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazın … Başmüdürlüğü ile S.S. İltur Kooperatifi arasında yapılan protokole istinaden 02.08.1993 tarihinden bugüne kadar kullanıldığını, vekil edeni şirketin …’nin halefi olduğunu, 406 sayılı Yasa’ya 4000 sayılı Yasa ile eklenen Geçici 1 inci maddeye göre …’nin telekomünikasyonla ilgili personel, taşınır/taşınmaz malları, hak ve alacaklarının Türk Telekomünikasyon A.Ş’ye devredildiğini, bu kapsamda dava konusu taşınmazın tahsis amacı doğrultusunda kullanıldığını, haksız işgalin sözkonusu olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 24.03.2016 tarihli ve 2016/19 Esas, 2016/271 sayılı Kararıyla; davanın reddine hükmedilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8 Hukuk Dairesi 20.10.2020 tarih ve 2018/14892 Esas, 2020/6411 Karar sayılı ilamında; “dava dışı … Toplu Konut Yapı Kooperatifi ile … Başmüdürlüğü arasında imzalanan sözleşme yeni malik davacı … bağlamayacağından, davacı kooperatifin mülkiyet hakkına üstünlük tanınmak suretiyle, elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, davacı tarafından davalı şirkete gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren hesaplanacak ecrimisile hükmedilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesi, davalının dava konusu taşınmazın tümüne yönelik müdahalesinin devam ettiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin ise kısmen kabulü ile 3.460,62 TL’nin 28.01.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Yerel Mahkeme kararı ile Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Kiralananın El Değiştirmesi” başlıklı 310 uncu maddesine aykırı olduğunu,
2.Dava konusu edilen yerin taraflar arasında yapılmış protokole istinaden kullanılması nedeniyle vekil edenin haksız işgalinden söz edilemeyeceğini,
3.Müvekkilinin kötü niyetli olmaması nedeni ile ecrimisil bedeli tahakkuk ettirilmesinin hukuka aykırı olduğunu,
4. Davalı şirketin yasa ile kendisine verilen kamu hizmetini yerine getirmek amacıyla taşınmazlardan faydalanma hakkına sahip olduğunu,
5.Aynı konuda daha önce verilen benzer kararlar ile mevcut kararın çeliştiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin ise kısmen kabulüne dair kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi şöyledir:
“Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.”
3. Değerlendirme
1.Dava konusu taşınmazda davacı malik olup davalının mülkiyetten kaynaklı hukuken korunmaya değer bir hakkının bulunmadığı görülmektedir.
2. Bu nedenle el atmanın önlenmesi talebinin kabulü ile ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren hesaplanan ecrimisil alacağı üzerinden talebin kısmen kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
3.Temyizen incelenen … Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Mahkemece, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
HUMK’un 440/III-1, 2, 3 ve 4 üncü bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,
17.01.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.