Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/4593 E. 2023/2273 K. 25.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4593
KARAR NO : 2023/2273
KARAR TARİHİ : 25.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 25.04.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde taraflardan gelen olmadı. Taraflardan kimsenin gelmemiş olduğu belirlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, dava konusu (eski) 1170 parsel sayılı taşınmazın 200 m2’sinin 2005 yılında davalıdan haricen satın alınarak üzerine iki dükkân yapıldığını, o tarihten bu yana taşınmazın davacı tarafından kullanıldığını, yapılan imar çalışması ile taşınmazın 308 ada 7 parsel numarasını alarak belediye ile hisseli hale geldiğini belirterek, davalının hissesinin iptali ile davacı adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde üzerindeki iki dükkânın rayiç bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili; yapılan harici satış sözleşmesinin şekil şartı eksikliğinden geçersiz olduğunu, sözleşme geçerli olsa dahi, hisseli taşınmazda satılan 200 m2 yerin belli olmadığını, inşaat yapılırken davalının rızasının bulunmadığını, şehir dışında yaşaması nedeniyle inşaattan haberinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2016 tarihli 2015/990 Esas, 2016/119 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, davalının hissesinin iptali ile davacı adına tesciline, arsa bedeli olan 100.000 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 09.06.2020 tarihli ve 2016/16323 Esas, 2020/3163 Karar sayılı ilamında; tapu iptali ve tescili talebi yönünden harcın tamamlatılması gerektiğini, açılan davanın terditli olduğunu, talep aşılarak hem tapu iptali ve tesciline, hem de tazminata hükmedilemeyeceğini belirtmiştir.

B. Karar Düzeltme Kararı
Davacı vekilinin karar düzeltme talebi Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 07.04.2021 tarihli 2020/4238 Esas, 2021/3244 Karar sayılı kararı ile reddedilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile şekil şartı yokluğundan tapu iptali ve tescili talebinin reddine, davalının dava konusu taşınmazı mirasen değil satış yoluyla edinmesi nedeniyle satıcının külli halefi olmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili duruşmalı olarak temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının taşınmazı bizzat davalıdan satın aldığını, mahkemenin nitelendirmede hataya düştüğünü, taşınmazın satın alınmasından 1 yıl sonra üzerindeki dükkânın yapıldığını ve herhangi bir itirazın olmadığını, davalı tarafından zımnen rıza gösterildiğini, şekil şartı eksikliğinin ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanma sayılacağını belirtmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, harici satışa dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde üzerindeki muhdesat bedelinin tahsiline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Tazminat” başlıklı 723 üncü maddesi

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki betlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut olayda, davacı 18.03.2005 tarihli arsa satış senedi sözleşmesi ile dava konusu taşınmazın 200 metrekaresini davalı … vekilinden haricen satın almıştır. Dava konusu 308 ada 7 parsel arsa vasfında olup paylı olarak davalı … ve Türkoğlu Belediyesi adına kayıtlıdır. Davalı payını 25.07.2002 tarihinde babası ….’dan satın almıştır. Mahkemece her ne kadar davalının söz konusu taşınmazı mirasen değil satış yoluyla sahip olduğu ve satıcının külli halefi olmadığı gerekçesiyle davacının tazminat isteyemeyeceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş ise de harici satış  sözleşmesi davacı ile davalı arasında yapılmıştır. Bu nedenle, tapuda resmi şekilde yapılmayan harici satışa dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddi doğru ise de iyi niyetle yapılan muhdesatın değeri belirlenerek tazminata hükmedilmesi gerekirken yanlış değerlendirmeyle tazminat talebinin de reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Yukarıda V-C-3.1 numaralı paragrafta açıklanan davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Yukarıda V-C-3.2 numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

Peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

25.04.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.