Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/3923 E. 2023/5119 K. 26.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3923
KARAR NO : 2023/5119
KARAR TARİHİ : 26.10.2023

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/124 E., 2022/534 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Erdemli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2011/595 E., 2021/202 K.

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi ve yıkım davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu 170 parsel … taşınmazın kendisine ait olduğunu, davalının da bu taşınmazda önceden hissedar olduğunu ve taşınmazın tamamını paydaşların tamamından 02.05.2008 tarihinde satın aldığını, ancak taşınmazın kendisine teslim edilmediğini, davalı tarafından muz serası kurulduğunu, hatta davalının bu serayı kurmak için taşınmaz üzerindeki limon ağaçlarını kestiğini, davalıya ihtarname göndermesine rağmen sonuç alamadığını belirterek el atmanın önlenmesi ve taşınmaz üzerindeki sera niteliğindeki muhdesatın yıkılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin 4000 m² olan bir taşınmazı 2007 yılında kardeşlerinden satın aldığını ve üzerine muz serası yaptığını, davacının iddialarının gerçeğe aykırı olduğunu, bu taşınmaza çok yakın olan taşınmaza davacının müşteri olduğunu, davacının satın aldığı taşınmazı kullandığını, gerek müvekkilinin gerek davacının bu şekilde taşınmazlarını 2011 yılına kadar kullandıklarını, 2011 yılında müvekkilinin ölçüm yaptırdığını, ve müvekkilinin fiilen kullandığı ile satın aldığı taşınmazın aynı olmadığını anladığını, 170 parsel yerine 161 parselin ferağını almış olduğunu ölçüm sırasında farkettiğini, her iki tarafın ferağ işlemlerinden hataya düştüğünü, ancak davacının yanlışlığı düzeltmeye yanaşmadığını ve davanın kötü niyetli olarak açıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Erdemli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.09.2021 tarihli ve 2011/595 Esas, 2021/2020 … Kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 05.04.2022 tarihli ve 2022/124 Esas, 2022/534 … Kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Kararın hukuka aykırı olduğunu,

2. Önceki paydaşlar ile davacı tarafın taşınmazların parsel numaralarını bilmemeleri sebebiyle tapuda gerçekte hangisini satın aldıklarını fark edemediklerini,

3. Her alıcının da kullandıkları yerin kendilerine ait olduğunu bilmeleri sebebiyle satın alma işleminden sonra taşınmazları kullanmaya başladıklarını,

4. Müvekkilinin aslında davalıya ait olan parsel üzerinde muz serası inşa ettirerek muz ağaçları diktiğini, buna yönelik masraflar yaptığını, yapılan hatanın 2011 yılında fark edilmesi sebebiyle davacıya teklif götürdüğünü davacının karşılığında yüksek bir meblağ istediğini,

5. Karşı taraf lehine sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiğini,

6. Müvekkilinin yaptığı masrafların gözardı edildiğini,

7. Müvekkilinin yaptırdığı muz serası nedeniyle iyi niyetli olduğunu,

8. Yıkım masraflarının müvekkili üzerine bırakılmaması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi ve yıkım istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 … Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 … Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.