Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/3702 E. 2023/5103 K. 26.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3702
KARAR NO : 2023/5103
KARAR TARİHİ : 26.10.2023

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/854 E., 2022/159 K.
KARAR : İstinaf taleplerinin ayrı ayrı kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/412 E., 2021/34 K.

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi, kâl ve eski hale getirme davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı vekili … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf taleplerinin ayrı ayrı kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; davacının 908 parsel … taşınmazın maliki olduğunu, tarafların kardeş olduğunu, dava konusu taşınmazında içerisinde bulunduğu 5 adet taşınmaz evveliyatta tarafların babası müteveffa …’a ait 2 adet taşınmaz iken, ölümünden sonra mirasçıları arasında görülen ortaklığın giderilmesi davası ile mirasçılarına aynen taksim edildiğini, dava konusu 908 parsel … taşınmazın davacıya düştüğünü, davalıların komşu parsellerin maliki olduğunu, zaman içinde davacının rızasını almadan dava konusu taşınmazı kullanmaya başladıklarını, davalıların 908 parsel … taşınmazdaki mevcut serayı sökerek yerine daha büyük bir sera inşa etmekte olduğunu, davalıların dava konusu taşınmazda haksız işgalci olduğunu belirterek davalıların dava konusu taşınmaza haksız müdahalesinin önlenmesini, kal ve eski hale iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1. Davalı … vekili; taraflar arasında görülen ortaklığın giderilmesi davası ile evveliyatta tarafların murisi …’ın mülkiyetinde olan 125 ve 126 parsel … taşınmazların birleştirilerek mirasçılarına taksim edildiğini, bu taksim sonucunda 911 parsel … taşınmazın muris …’ın eşi olan tarafların annesi …’a düştüğünü, 907 … parselin davalı …’a, dava konusu 908 … parselin davacıya, 909 … parselin müvekkiline, 910 … parselin tarafların dava dışı kardeşi …’e verildiğini, davacının 2003 – 2004 yıllarından itibaren tarafların annesine düşen 911 parsel … taşınmaza ev inşa ettiğini, muz bahçesi yaptığını, tarafların annesinin 2006 yılında öldüğünü, bu tarihten beri de davacının dava konusu taşınmazı kullanmaya devam ettiğini, 2011 tarihinde davacının istemi üzerine dava konusu 908 parsel … taşınmazın davalılar ve dava dışı mirasçı … tarafından eşit olarak paylaşılması karşılığında tarafların annesinden kalan 911 parsel … taşınmazın davacıya verilmesi hususunda şifahen anlaşıldığını, taraflar kardeş oldukları için yazılı sözleşme yapılmadığını, müvekkilinin yapılan anlaşma gereği dava konusu taşınmazın 8422 metrekarelik kısmını kullanmaya başladığını, haksız müdahalenin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı … vekili; davalı …’ın cevap dilekçesini tekrarla ilaveten müvekkilinin dava konusu taşınmazın 4211 metrekarelik kısmını açık muz bahçesi yaparak kullandığını, bu kısımda sera bulunmadığını, davacı tarafça yıkıldığı iddia edilen seranın tarafların murisleri zamanında söküldüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; davalılardan … yönünden “… adı geçen davalının yargılama sırasında dava konusu taşınmaza el atmasının sonlandırdığı” gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, davalı … yönünden ise “… dava konusu taşınmaza davalı …’ın el attığının belirlendiği” gerekçesiyle davanın kabulü ile; 27.02.2020 tarihli fen bilirkişisi raporu ekinde krokide A harfi ile gösterilen 4045,96 m2’lik kısma, B harfi ile gösterilen 1618,56 m2’lik kısma, C harfi ile gösterilen 966,19 m2’lik kısma müdahalenin men’ine, davalı … tarafından seranın kâl’ine, taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; dava tarihi itibariyle davalılardan …’ın haksız müdahalesinin sabit olduğunu, davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, adı geçen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı lehine takdir edilen yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı …’ın müştereken ve müteselsilen sorumlu olması gerektiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının açıklanan nedenlerle düzeltilmesini istemiştir.

2. Davalı … vekili; dava konusu taşınmazın taraflar arasındaki anlaşmaya uygun olarak kullanıldığını, seraların yapılması sırasında davacının itirazda bulunmadığını, harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden usul ve yasaya aykırı karar verildiğini, diğer davalı yönünden dava konusuz kaldığından müvekkili için yargılama giderlerinin yarısına hükmedilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığını iddia ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, “dava konusu taşınmazın davacıya ait olduğunu, davalılar tarafından davacının muvafakatı olmaksızın taşınmaza davalılar tarafından el atıldığı mülkiyet hakkına dayalı talep karşısında davalıların üstün bir haklarının bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir husus bulunamamakla birlikte, dava açılmadan önce davalılardan … tarafından el atılmış olmakla dava açıldıktan sonra el atmaya son verilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kalmış olması, 6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331 inci maddesi uyarınca davanın açılmasına davalının sebebiyet vermiş olması nedeniyle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalı …’ın da sorumlu olması gerekirken bu hususta bir değerlendirme yapılmadığı gibi davalı … lehine vekalet ücretinin hesaplamasının da hatalı bulunması nedeniyle davacı vekilinin ve davalı vekilinin ilk derece mahkemesince verilen karara yapmış oldukları istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın 6100 … HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ortadan kaldırılmasına ve harç yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.” gerekçesiyle davacı vekilinin ve davalı … vekilinin ayrı ayrı istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, davalı …’a karşı açılan davanın kabulne, 27.02.2020 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen 4.045,96 m²’lik, B harfi ile gösterilen 1.618,56 m²’lik, C harfi ile gösterilen 966,19 m²’lik alanlara davalı … tarafından yapılan müdahalenin men’ine; taşınmaz üzerinde bulunan davalı …’a ait seranın kâl’i ile taşınmazın eski hale getirilmesine; davalı … aleyhine açılan davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği nedenlere ilaveten, müvekkilinin davanın açılmasına neden olmadığını, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi, kal ve eski hale iade istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4721 … … Medeni Kanunu’nun (TMK) 683 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 … Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı … vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 … Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.