Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/3564 E. 2023/5061 K. 25.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/3564
KARAR NO : 2023/5061
KARAR TARİHİ : 25.10.2023

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2308 E., 2022/368 K.
KARAR : İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yalova 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/299 E., 2021/789 K.

Taraflar arasındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların Yalova ili, Çınarcık ilçesi, Şenköy Köyü, … Mevkii, 171 ada 5 parsel ve Yalova ili, Çınarcık ilçesi, Şenköy Köyü, … Mevkii, 217 ada, 3 parsel … taşınmazlarda ortak malik olduklarını, anlaşma yolu ile taksim edilemeyen bu taşınmazlar için ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, davanın kesinleştiğini, satış aşamasına gidildiğini, satış dosyasında taşınmazların değerlerinin çok düşük tespit edilmesi nedeni ile kıymet takdirine itiraz davası açıldığını, bu davada muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılması için taraflarına 1 aylık süre verildiğini belirterek dava dilekçesinde detaylı dökümü yapılan taşınmazlar üzerindeki muhdesatların davacılara aidiyetinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili beyan dilekçesinde; dava dilekçesinde belirtilen muhdesatlarla sınırlı kalmak üzere dava dilekçesinde belirtilen muhdesatların davacılara ait olduğunu kabul ettiklerini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalıların kabul beyanı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verildiği, taraflar arasında görülen ortaklığın giderilmesi davasında davalıların muhdesatın davacılara ait olduğuna dair bir kabul beyanlarının bulunmadığı, bu nedenle davacıların iş bu davayı açmada hukuki yararının bulunduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğunu, her davacı yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılarak vekalet ücretine hükmedilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında görülüp sonuçlanan Yalova Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/541 Esas, 2017/524 Karar … ortaklığın giderilmesi davasının 25.02.2020 tarihinde kesinleştiği eldeki davanın da 20.03.2021 tarihinde açıldığı, davacıların davasının hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle Yalova 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/299 Esas, 2021/789 Karar … ve 16/09/2021 tarihli kararının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince kaldırılarak davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın davalıların kabul beyanı ile sonuçlandığını, bu durumda hukuki yararın tartışılmayacağını, ortaklığın giderilmesi davasının ardından açılan satış dosyasında değerlerin düşük hesaplanması nedeni ile Yalova Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/1685 Esas … dosyası ile kıymet takdirine itiraz davası açıldığını, bu davada muhdesatlarla ilgili dava açılması için taraflarına 1 aylık süre verildiğini, açıklanan nedenlerle hukuki yararın mevcut olduğu, taraflarına tek vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 … Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması (6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 106 ncı maddesinin ikinci fıkrası) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür, bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re’sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (6100 … Kanunu’nun 114 üncü maddesinini birinci fıkrası ve 115 inci maddeleri).

3. Öğretide ve Yargıtay’ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 … Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 … Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.