Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/1745 E. 2023/3078 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1745
KARAR NO : 2023/3078
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu kaydındaki şerhin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı asil dava dilekçesi ile; maliki olduğu 190 ada 2 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde 23.01.1974 tarihinde İstanbul Üsküdar nüfusuna kayıtlı … ve…’den olma … lehine intifa hakkı tesis edildiğini, lehine intifa hakkı tesis edilen …’ın …. 1332 (…. 1914) doğumlu olup vefat ettiği bilgisinin haricen öğrenildiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde kurulan intifa hakkının terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, Denizli ili, …. ilçesi, …. Mahallesi 190 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazın tapuda … (… ve… kızı 01.07.1916 Langaza doğumlu T.C ….) lehine olan intifa hakkının Hatice’nin ölüm kaydı nedeniyle tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararda her ne kadar miktar ve tescil yönünden kesin olduğu belirtilse de kesin olmadığını, keşif yapılmadığından taşınmazın değerinin dosya içeriğinden tespit edilemediğini, tapuda değişikliğe tabi bir işlem olan “intifa hakkının terkini” kararının da yargısal denetime tabi olduğunu, davacının iddialarını ispat etmekle yükümlü olduğunu, mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde yeterli inceleme yapılmadan davanın kabulüne karar verildiğini, ayrıca müvekkili idare bu davalarda yasal hasım konumunda olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilemeyeceğini belirterek re’sen dikkate alınacak nedenlerle de kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde; davalı taraf her ne kadar istinaf dilekçesinde aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini ileri sürmüş ise de, hükümde harç ve yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşıldığından davalı vekilinin bu yönde ileri sürdüğü istinaf sebebinin de yerinde olmadığını belirtmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi, ayrıca davalı idarenin bu davalarda yasal hasım konumunda olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilemeyeceğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hak lehdarının ölmüş olması sebebine dayalı intifa hakkının terkini hususuna ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2. Türk Medeni Kanunu’nun 796 ncı ve 797 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup daval vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.