Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2022/1713 E. 2023/3675 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1713
KARAR NO : 2023/3675
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1798 E., 2022/62 K.
KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2013/469 E., 2020/244 K.

Taraflar arasındaki vasiyetnamelerin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin davanın niteliği gereği reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; muris …’in kız kardeşi olduğunu, kanser hastalığına yakalanıp vefat ettiğini, yaşamı boyunca psikolojik rahatsızlıklar yaşadığını, kanser hastalığı sırasında bu rahatsızlıkların daha da ilerlediğini, felç olup yatağa bağımlı hale geldiğini, bu dönemde davalı tarafından kendisine uygulanan baskı ve yönlendirmeler neticesinde Bakırköy …… Noterliği’nin 12/07/2012 tarih ….. yevmiye No.lu ve Bakırköy …… Noterliği’nin 08/06/2012 tarih 12945 yevmiye No.lu vasiyetnameleri düzenlediğini, davalı … tarafından murisle görüşmesinin engellendiğini, vasiyetnamelerin zorlama ve bakılmama korkusu altında hazırlandığını, vasiyetnameler düzenlendiği tarihte murisin fiil ehliyetinin bulunmadığını, kötü niyetin ikili vasiyetnameden anlaşıldığını açıklayarak, vasiyetnamelerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, henüz vasiyetnamelerin açılıp okunmadığını, vasiyetnameler düzenlenmeden önce tam teşekküllü hastaneden doktor heyet raporlarının alındığını, murisle davalılar arasında herhangi bir küslük durumunun söz konusu olmadığını, davacı ve ailesinin murisin kendilerine genel vekaletname vermesi ve vasiyetname yapması konusunda baskı yaptıklarını, bu nedenle murisin davacıyı mirastan ıskat ettiğini, Bakırköy….. Noterliği’nin 12/07/2012 tarih ….. yevmiye No.lu vasiyetnamesinin bu saikle düzenlendiğini, diğer vasiyetname ile de aynı sonucun sağlandığını, davanın yersiz olduğunu belirterek reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının talebinin Bakırköy 40. Noterliğinin 12/07/2012 tarih 15532 yevmiye No.lu ve Bakırköy …..Noterliğinin 08/06/2012 tarih 12945 yevmiye No.lu vasiyetnamelerinin iptali olduğu, davacı tarafından sunulan özel nitelikli rapor ile mahkemece alınan üçlü bilirkişi raporunda murisin işlem ehliyetine karşı dışarıdan gelen müdahalelere mukavim olamayabileceği ifade edilmiş ise de ATK 4. İhtisas Kurulu ile ATK 1. Üst kurulu murisin söz konusu işlem tarihlerinde fiil ehliyetine sahip olduğunu belirtmiş olduğundan ATK’nın ihtisas dairesiyle üst kurulunun birbiriyle örtüşen raporlarına dosya kapsamı gereği itibar edildiği, bu nedenle murisin her iki vasiyetnameyi düzenlerken fiil ehliyetine sahip olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Mahkemece yetersiz ve çelişkileri giderilmeyen adli tıp raporlarına dayanarak davanın reddine karar verildiğini, kararın yetersiz ve eksik raporlara dayanarak verildiğini, müteveffaya ait nörokognitif testlerin yapılıp yapılmadığının sorgulanması gerektiğini, klinik olarak en ağır kanser tipi olarak bilinen 4. derece beyin tümörü hastalığında hastaların algılama yeteneklerinin günden güne farklılık gösterebildiğini, bu durumun sunulan bilimsel makalelerle kanıtlandığını, bu farklılıkların konsültasyon raporları karşılaştırılmış ve incelenmiş olsaydı ve ilgili testler uygulansaydı ortaya çıkabilecek olduğunu, buradan da sağlık raporlarının son derece eksik olduğunun görüldüğünü, ancak bu hususlara Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporda hiç değinilmediğini, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi Kurulunda Beyin ve Sinir Cerrahı bulunmadığını, kişinin beyin tümörü hastası olup dosyanın beyin ve sinir cerrahı, nörolog, adli psikiyatrist ve adli tıp uzmanı tarafından incelenmesi gerektiğini, raporun bu niteliklere sahip olmayan komisyon üyeleri tarafından hazırlandığını, bir önceki aşamada mahkemenin seçtiği bağımsız heyet tarafından lehlerine rapor düzenlendiğini, ancak Adli Tıp raporunda bu raporun referans alınmadığını, gerek dosyaya sunulan mütalaa gerekse bağımsız heyetin vermiş olduğu raporda, itirazlarının değerlendirilip haklı oldukları kanaatine varıldığını belirterek, hükmü istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yargılama safhasında alınan Adli Tıp Kurumu 4.Adli Tıp İhtisas Kurulu raporu ile mahkemece re’sen atanan bilirkişi heyet raporunun çelişmesi üzerine alınan Adli Tıp Birinci Üst Kurulunun 08/01/2019 tarihli raporunda, “murisin akit tarihinde fiil ehliyetini ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede herhangi bir akli arıza içinde bulunduğunu gösteren tıbbi bulgu ve belgeye rastlanmadığı, mevcut sistemik hastalıkların da kişinin fiil ehliyetini etkileyemeyeceği kanaatine varıldığı, bu duruma göre …’in vasiyetnamelerin düzenlendiği 08/06/2012 ve 12/07/2012 tarihlerinde fiil ehliyetine haiz olduğunun” bildirildiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Dava dilekçesindeki vakıa ve iddialar ile istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek temyiz etmiş, ayrıca dinlettikleri tanıkların tutarlı beyanlarına rağmen dikkate alınmadığı hususuna da itiraz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vasiyetnamelerin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371 inci maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 557 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.