Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2021/8646 E. 2023/3070 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8646
KARAR NO : 2023/3070
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1.Davacılar dava dilekçesinde; müvekkillerinin kök muris …’nun bir kısım mirasçıları olduğunu, ancak Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1991/449 Esas, 1991/407 Karar sayılı mirasçılık belgesinde ise mirasçı olarak sadece murisin eşi …’na pay verildiğini davacı mirasçıların gösterilmediğini beyan ederek Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1991/449 Esas, 1991/407 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile muris …’na ait yeni mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir.
2.Davacılar vekili 26.07.2017 tarihli cevaba cevap dilekçesinde; dava dilekçesinin talep kısmında sehven Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1991/449 Esas, 1991/407 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali talep edilmiş ise de, taleplerinin “Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı” mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesinin verilmesi olarak ıslahını talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında aynı taleple açılan Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesi 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı davanın kesin hüküm teşkil ettiğinden kesin hüküm itirazında bulunduklarını, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, asıl problemin Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı kararının sahtesinin ortaya çıkması olduğunu, davacılara daha fazla pay veren bu sahte mirasçılık belgesi ile tapuda dahi işlem yapıldığını, müvekkil … mirasçılarının haklarının 3/4 oranı olduğunu, eğer kök muris …’nun miras hakları tespit edilecek ise müvekkil … mirasçılarının haklarının 3/4 oranında tespitini talep ettiklerini beyan ederek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
1.Davalı vekilinin her ne kadar kesin hüküm olduğuna dair itirazlarına yönelik; somut olayda Sulh Hukuk Mahkemesinin mevcut eldeki veraset dosyanın imha için süresi dolması nedeniyle SEKA kağıt fabrikasına gönderdiği, dosyanın aslının mahkemesinde olmadığı, karar kartonunda yapılan inceleme neticesinde ilk sayfanın fotofokopi olması (2.) sayfasının ise ıslak imzalı olduğu, karar kartonunda da karar asıllarının bulunmadığı, bu nedenle kesin hüküm itirazları açısından mahkemece fotokopi karar suretlerine itibar edilmediği, kesin hüküm şüpheli karar bakımından uygulanamayacağı,

2.İncelenen kararlarda hesaplanan miras paylarının çekişli olduğu bu nedenle mevcut durumun karar kartonuna göre mirasbırakan Selim oğlu …’nun mirasının 96 pay kabul edildiği, Sulh Hukuk Mahkemesine davalı … vekili tarafından 02/03/2016 havale tarihli dilekçe ile ibraz edilen aynı esas ve karar No.lu kararın içeriğinin …’nun mirasının 64 pay edildiği bu nedenle meydana gelen durum itibariyle mirasçılık belgeleri arasında çelişkili olduğu, Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı dosyasının; Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1991/449 Esas, 1991/407 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali talepli açılan dosyadan anlaşıldığı, ancak Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı ilamları hakkında bir çok sahtelik iddiasının mevcut olduğu ve karar asıllarının örneklerinin de Sulh Hukuk Mahkemesinin dosyanın imha edilmesi ve karar kartonunda da ıslak imzalı olarak yer almaması nedeniyle mirasbırakan … hakkında çelişki olduğu iddia edilen ilk mirasçılık belgesi Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesinin 1991/449 Esas, 1991/407 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni bir mirasçılık belgesi verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; iptali talep edilen Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesi 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı mirasçılık belgesi için esas ve karar numaralı aynı mirasçılar ve miras paylarının birbirinden tamamen farklı iki ayrı mirasçılık belgesinin bulunduğunu, bu bakımdan mahkemece Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesi 1995/72 Esas, 1995/1155 Karar sayılı mirasçılık belgelerinin hükümsüz olduğuna dair hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle kararın düzeltilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2.Bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılama sırasında davacılar vekili tarafından verilen ıslah dilekçesinin dikkate alınmadan karar verildiğini, kesin hüküm itirazlarının kabul edilmediğini, mahkemece müvekkilleri aleyhine miras paylarının değiştirildiğini, tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturacak şekilde hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların istinaf itirazında talep ettiği mirasçılık belgelerinin hükümsüzlüğüne yönelik bir talep ve dava bulunmadığı, bu nedenle talebe bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesi kararının dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlara, yasal gerektirici nedenlere göre karar verilmiş olması sebebiyle, incelenen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, istinaf sebepleri yerinde olmadığı gerekçesiyle davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekili ve davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek kararın düzelterek onanmasını talep etmiştir.

2.Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.