Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2021/8188 E. 2023/417 K. 23.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8188
KARAR NO : 2023/417
KARAR TARİHİ : 23.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı, …’da yaşadığını, dava dışı …ile halen evli olduklarını, ancak eşinin sorumluluklarını yerine getirmediğini, yurt dışında sosyal yardım ve çalışması sonucunda edindiği birikimleri ile dava konusu 107 ada 32 parselde bulunan 2 No.lu bağımsız bölümü satın aldığını, aralarındaki güven ve sevgiye dayalı olarak eşi ….’in gerçek annesi olan … adına tescil edildiğini, taşınmazın … tarafından muvazaalı olarak eşi …’e, onun tarafından da kardeşinin oğlu olan davalı …’a satış suretiyle temlik edildiğini, satışların gerçek olmayıp kendisinden mal kaçırmak amacıyla yapıldığını, aynı zamanda evlilik birliği içinde edinmiş olduğu malı kaçırarak taşınmazdan mahrum bırakma amacı taşıdığını ileri sürerek …ilçesi, 107 ada 32 parselde bulunan 2 No.lu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde evlilik birliği içerisinde edinilmiş mal olması nedeniyle 1/2 payının adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili, muvaaza iddialarının gerçek dışı olduğunu, iddianın inançlı işleme dayalı olduğunu ve yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili, davanın hatalı nitelendirildiğini, inançlı işlem olarak değil mal kaçırma kastı olduğundan muvaaza olarak nitelendirilmesi gerektiğini, muvaazanın ispatlandığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, “…dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre taşınmaz bedelinin davacı tarafından ödendiği, ancak dava dışı … adına tescil edildiği, daha sonra da muvazaalı işlemlerle temliklere konu edildiği iddiasına yönelik inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal, tescil istemine ilişkin olduğu, iddianın içeriği ve taşınmazda gerçekleştirilen işlemler gözetildiğinde öncelikle inançlı işlem iddiasının kanıtlanması, bu iddia açıklığa kavuşturulduktan sonra daha sonraki temliklerdeki muvazaa iddiasının değerlendirilmesi gerektiği, davacı tarafça inançlı işlem iddiasını kanıtlar nitelikte delil ibraz edilemediği gibi davacı vekilinin 14/07/2020 tarihli celsede Dairenin 04/03/2020 tarihli, 2020/115 Esas ve 2020/122 Karar sayılı kararı uyarınca inançlı işlemin tarafı olduğu ileri sürülen …’nin davada yer almasını sağlayacak usuli işlemlerin yerine getirilmeyeceğini beyan ettiği gözetildiğinde Dairenin gönderme kararı doğrultusunda yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda davanın reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik yoktur…” gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler ile bölge adliye mahkemesi kararını temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
Uyuşmazlık çözümünde; 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı esas alınmıştır.

3. Değerlendirme
İncelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı ve dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu ve davacının temyiz itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.